Hava Durumu

#Afet

Kapsül Haber Ajansı - Afet haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Afet haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Kurum: Afet ve acil durumlarda veri paylaşımı hızlanacak Haber

Bakan Kurum: Afet ve acil durumlarda veri paylaşımı hızlanacak

KAHA - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hazırladığı “2024-2030 Ulusal Coğrafi Bilgi Stratejisi ve Eylem Planı” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Bakan Kurum, “Yeni düzenlememizle özellikle afet ve acil durumlarda ihtiyaç duyulan kritik coğrafi veriler paylaşıma açılarak bilgi akışı hızlanacak. Eylem planımızın ilk adımı olarak Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu'nu e-Devlet Kapısı üzerinden vatandaşlarımızın kullanımına açtık” dedi. Bakanlığa bağlı Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “2024-2030 Ulusal Coğrafi Bilgi Stratejisi ve Eylem Planı” ile ülkemizin coğrafi bilgi sistemleri alanındaki hedefleri ve yol haritası belirlendi. Resmi Gazete’de yayımlanan eylem planında 5 amaç, 26 hedef ve bu hedeflere bağlı 101 eylem belirlendi. Doğru, standart ve kaliteli coğrafi bilginin ulusal düzeyde üretimini garanti etmek, bu bilgilerin yaygın bir şekilde paylaşılmasını sağlamak için izlenecek yöntemler anlatıldı. Bu eylem planının ışığında coğrafi veri altyapısından faydalanmak isteyen tüm sektörlere kaliteli, güncel ve dinamik coğrafi bilgi akışı sağlanırken milli ekonomiye fayda sunulacak. Belirlenen bu hedefler doğrultusunda ülkemizde coğrafi bilgi sistemi endüstrisinin gelişen teknolojiye uygun kamu hizmeti sunulacak. BAKAN KURUM: AFET VE ACİL DURUMLARDA VERİ PAYLAŞIMI HIZLANACAK Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, eylem planının detaylarını sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şöyle anlattı: Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğümüz tarafından hazırlanan “2024-2030 Ulusal Coğrafi Bilgi Stratejisi ve Eylem Planı” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yeni düzenlememizle özellikle afet ve acil durumlarda ihtiyaç duyulan kritik coğrafi veriler paylaşıma açılarak bilgi akışı hızlanacak. Eylem planımızın ilk adımı olarak Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu'nu e-Devlet Kapısı üzerinden vatandaşlarımızın kullanımına açtık.  Kamu kurumları, yerel yönetimler ve üniversiteler ihtiyaç duydukları tüm verilere tek tıkla ulaşılabilecek. E-DEVLET İLE ENTEGRASYON SAĞLANDI Eylem planının ilk adımı olarak Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu, e-Devlet Kapısı üzerinden ortak kullanıma açıldı. Platform sayesinde, vatandaşların bulundukları bölgeyle ilgili coğrafi bilgilere anında erişimi sağlanacak. Uygulama, kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler ve vatandaşların erişimine açık olacak. Coğrafi verilerin güvenilir ve hızlı paylaşımıyla kamu hizmetlerinin etkinliği artırılacak. 630 COĞRAFİ KATMAN İLE HİZMET VERİYOR Mevcut haliyle 14 bin kullanıcıya sahip olan platformun, e-Devlet entegrasyonu ile birlikte 66 milyon kullanıcıya ulaşması hedefleniyor. 630 coğrafi katmanın (coğrafi tanım) yer aldığı platform bu sayede geniş bir arama yelpazesi sunacak. Platformda, coğrafi veri görüntüleme, metaveri yönetimi, coğrafi veri talep ve paylaşım portalı gibi kapsamlı hizmetler sunulacak. Ayrıca, kullanıcıların coğrafi veri standartlarını daha iyi anlamalarını sağlayan bir coğrafi veri sözlüğü de bulunuyor. TÜRKSAT iş birliğiyle uluslararası standartlarda geliştirilen uygulamaya vatandaşlar e-Devlet Kapısı veya https://tucbs.gov.tr adresinden ulaşabilecek. AFET VE ACİL DURUMLARDA DİJİTAL VERİ PAYLAŞIMI Eylem planının bir diğer amacı ise e-Devlet üzerinden afet ve acil durumlara yönelik coğrafi verilerin etkin kullanımını ve paylaşımı sağlamak. Bu kapsamda acil durumlarda ihtiyaç duyulan kritik veriler coğrafi katmanlar ilave edilerek detaylandırılıp boyutlandırılabilecek. COĞRAFİ BİLGİ ENDÜSTRİSİNİN GELİŞİMİNE KATKI SUNULACAK Coğrafi bilgi sistemine ilişkin teknoloji standartları geliştirilecek, yenilikçi teknolojiler ve uygulamalar desteklenecek ve coğrafi veri akışlarının dönüştürülmesi süreci teşvik edilecek. Kamu, üniversite ve özel sektör iş birlikleri desteklenecek. Bu iş birlikleri, AR/XR/VR gibi ileri teknolojiler üzerinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerini kapsayacak ve örnek uygulamalar hazırlanacak. YAPAY ZEKA İLE DESTEKLENECEK, UYDU GÖRÜNTÜLERİ ARŞİVİ OLUŞTURULACAK Kamu kurumları, yerel yönetimler ve özel sektörün Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi (TUCBS) standartlarına uyum süreçleri geliştirilecek. Coğrafi bilgi sistemlerinde yapay zeka, makine öğrenimi, derin öğrenme ve yapay sinir ağlarının kullanımına yönelik kılavuzlar hazırlanacak ve uygulama örnekleri geliştirilecek. Uzaktan algılama ve görüntü işleme teknolojileri kapsamında iş birliği modelleri geliştirilecek. Hava fotoğrafları ve uydu görüntülerine ait arşiv altyapısı oluşturulacak. VERİ VE SERVİS KAPASİTESİ GELİŞTİRİLECEK Coğrafi verinin erişim, paylaşım ve kullanımı için ulusal coğrafi veri altyapısı güçlendirilecek ve veri kalitesi artırılacak. Ulusal coğrafi veri sorumluluk matrisi, tanımlama dokümanlarındaki katman veya öznitelik bazında ilgili kurumları da içerecek şekilde detaylandırılacak. Paylaşım matrisi, coğrafi veri üreticilerinin tamamını kapsayacak şekilde genişletilecek. Coğrafi verilerin doğruluğu, tamlığı ve güncelliği sağlanarak veri kalitesi artırılacak ve bu verilerin resmi işlemlerde kullanılabilirlik kriterleri oluşturulacak. Bu kapsamda, ulusal ve uluslararası düzeyde farkındalık artırıcı faaliyetler düzenlenecek ve akıllı şehir politikaları ile entegrasyon sağlanacak. KAMUDA VE YERELDE CBS BİRİMLERİ KURULACAK Yine eylem planı kapsamında kamu kurumları ve yerel yönetimlerde CBS birimleri kurulacak, kurumlar coğrafi bilgi sistemleri uyumlaştırma ve entegrasyon süreçlerini bu birimler aracılığı ile yürütecek. Kamu personelinin CBS bilgi düzeyinin artırılması amacıyla çeşitli eğitim ve yaygınlaştırma çalışmaları gerçekleştirilecek.

Afete karşı hazır şehirler olmamız gerekiyor Haber

Afete karşı hazır şehirler olmamız gerekiyor

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, alanında uzman isimleri buluşturan İzmir Afet Koordinasyon Çalıştayı’nın açılışında konuştu. Tugay, “Dileğimiz afetsiz bir hayat ama bunun dilemekle olmayacağını da hepimiz biliyoruz. Hazır şehirler olmamız gerekiyor. Herhangi bir afetin öncesinde yapılması gerekenleri yapmış, başına geldiğinde de o hasarı en aza indirecek kentler haline dönüşmemiz şart. İzmir bunu yapacak birikime, görgüye, bilgiye sahip” dedi.   İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı’nca düzenlenen İzmir Afet Koordinasyon Çalıştayı’nın açılışı Tarihi Havagazı Fabrikası’nda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay tarafından yapıldı. Alanında uzman isimleri bir araya getiren, afet sırasında ve sonrasında yapılması gerekenlerin 5 başlık üzerinden ele alınacağı çalıştayda konuşan Başkan Tugay, “Bilgi paylaştıkça çoğalır. Bu çalıştaylar aramızda bilgi paylaşımı için vesile oluyor ve aynı yöne bakmamızı sağlıyor. Kentimizde yapılacak ortak çalışmalar için önemli katkılar sağlıyor” diyerek sözlerine başladı.   “Deprem Master Planımız için ışık tutacak veriler sağlayacak” Kentlerin her geçen yıl daha da kalabalıklaştığını söyleyen Tugay, “Kentler, bazen kontrolsüzce büyüyen, sıkça altyapı sorunları yaşadığımız yerleşim birimlerine dönüşüyor. Bir yerde ne kadar çok bina ve insan varsa, orada afet sonrası yıkım daha fazla oluyor. Bu nedenle afetlere karşı hazır olmamız çok önemli” dedi. Başkan Tugay, 30 Ekim 2020 İzmir ve 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerini hatırlatarak, “Her iki deprem bizim birçok şeyin farkına varmamızı sağladı. Bunlarla ilgili pek çok ders çıkarıldığını biliyorum ama çıkarılan derslerin yeteri kadar uygulamaya yansıdığını düşünmüyorum. İzmir’de yürüttüğümüz zemin araştırmaları, yapı envanteri çalışmaları ve faylarla ilgili çalışmalar önemli veri tabanı oluşturdu. Önümüzdeki günlerde bu veriler ışığında önemli çalışmalar yapacağız. İzmir’in şu an için bir Deprem Master Planı yok diyebiliriz. Hazırlanan planın üzerinden 25-26 yıl geçmiş. Bu süreçte yeni araştırmalar yapılmış. Mutlaka güncellenmesi gereken bir plan bu. Göreve geldiğimizden beri yeni Deprem Master Planı için çalışıyoruz. Bu çalıştay Deprem Master Planımız için ışık tutacak veriler sağlayacak” diye konuştu.   “Yangın riski haritalandırıldı” Başkan Tugay, 30 Ekim depremindeki koordinasyon eksikliğine de dikkat çekerek, iletişim ve koordinasyonun mümkün olan en hızlı şekilde sağlanmak zorunda olduğunu söyledi. Çalıştayın en önemli amacının afete hazırlık kapsamında tüm planlamanın tamamlanması olduğunu belirten Tugay, sözlerine şöyle devam etti: “Bu çalıştay bizim için çok kıymetli. Elde ettiğimiz sonuçlarla kurumlar arasındaki koordinasyonu ilgili tüm birimlerimizin çabasıyla sağlayacağız. Geçen yıl Yamanlar’da büyük bir yangın da yaşadık. Sadece deprem değil, onun gibi yıkıcı etkisi olabilen yangınlar, seller üzerine de çalışıyoruz. Yangınla ilgili pek çok çalışma yaptık, yapıyoruz. Afet yönetiminde, öncesi ve sonrasındaki çalışmalarla ilgili elimizdeki teknolojinin faydalı olduğunu ve daha verimli kullanmamız gerektiğini düşünüyorum. Arkadaşlarımız İzmir’de hangi ormanlık alanlarda yangın riskinin daha yüksek olduğunu haritalandırdılar. O harita bizim için şu anlama geliyor: Yangın başlama ihtimali yüksek yerleri daha yakından izlemek için takip sistemleri kuracağız. Ayrıca daha hızlı ulaşmak için araç ve istasyonlar ekleyeceğiz.”   Koordinasyon ve hareket kabiliyeti artacak İklim krizine de değinen Başkan Tugay, yazın yüksek sıcaklıklar nedeniyle orman yangınları yaşamaya devam edeceğimizi belirterek “Belki hiç beklemediğimiz büyük yağışlar ve arkasından seller yaşanabilecek. Kentlerimizi her anlamda yapılandırırken bunları hesaba katmak zorundayız. Birbirimize olabildiğince bilgi aktarmalı, uyarılar yapmalıyız. Dileğimiz afetsiz bir hayat ama bunun dilemekle olmayacağını da hepimiz biliyoruz. Hazır şehirler olmamız gerekiyor. Herhangi bir afetin öncesinde yapılması gerekenleri yapmış, başına geldiğinde de o hasarı en aza indirecek kentler haline dönüşmemiz şart. İzmir bunu yapacak birikime, görgüye, bilgiye sahip. Koordinasyon ve hareket kabiliyetimizi artırdıkça insanlarımız daha güvenli yaşayabilecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi afetlerle ilgili yapılacak her türlü çalışmada donanımını artırma yolunda büyük çaba içinde. Herkesin bu çalışmaya yürekten katılması ihtiyacımız olan şeydir” diye konuştu.   Bilim insanı Sözbilir’den sunum İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nin (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise çalıştayda sunum yaptı. Teknik bilgilendirme yapan Sözbilir, son günlerde yaşanan depremler hakkında konuşurken “20 gündür doğru düzgün uyumuyoruz. Depremleri analiz etmeye çalışıyoruz. Bugünkü çalıştay bu yüzden çok anlamlı. Afetten en az zararla nasıl çıkabiliriz, bunun için konuşuyoruz” dedi.   Santorini Adası’nın kuzeyinde yaşanan depremlere de değinen Sözbilir, orada gerçekleşecek 7,5 büyüklüğünde bir depremin İzmir’de de hissedileceğini ve meteorolojik duruma göre İzmir’de kül yağabileceğini, köy evlerinin yağan küller nedeniyle çatısının çökebileceğini belirtti. Sözbilir, Santorini’de gerçekleşebilecek bir depremde, İzmir’in yapı stokunun durumuna göre yıkımlar olabileceğini de aktardı. Sözbilir, 30 Ekim depreminin de aslında İzmir’den uzak bir bölgede olduğunu ancak yine de İzmir’de yıkıma yol açtığını, Santorini’de gerçekleşebilecek depremin de İzmir’in yapı stokuna göre yıkıma yol açabileceğini ifade etti.   “Hasar tahminine geçmemiz gerekiyor” Santorini’de çok sayıda volkan olduğunu belirten Sözbilir, “Son 1 milyon yıldır farklı zamanlarda püskürmeler gerçekleşmiş. Bunları depremler izlemiş. Bazen deprem sonrası hem tsunami hem volkan patlaması gerçekleşmiş. Patlamalarda dönemin iklimi, hava koşulları çok önemli. Olası bir volkanik patlama durumu için bizim de önlem almamız gerekiyor. Küller binaların üzerine geldiğinde köy evleri ağırlıktan dolayı göçebilecek. Herkesin cebinde ağzını, burnunu kapatacak bir şey olması da gerekiyor” ifadelerini kullandı. Artık hasar tahminine geçmemiz gerektiğini de belirten Sözbilir, “İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) eylemleri çok önemli. 2021’de başlattık. Onların içinde her şey var ama volkanik patlama yok, eklenmesi gerekiyor” dedi. 2030 yılının İzmir’in her türlü afete hazır olduğu bir zaman dilimi gibi düşünülebileceğini belirten Sözbilir, “Erken uyarı sistemi depremlerde çok önemli. Bina bazlı bu sistemin olması gerekir” diye ekledi.    İçerikte ne var? Çalıştayda özellikle depremle ilgili planlamalara ağırlık verilecek. Altyapı ve lojistik, koordinasyon ve iletişim, teknolojik araçlar ve veri kullanımı, insani yardım ve acil müdahale konuları üzerinde yeni senaryolar geliştirilecek. Çalıştayda ayrıca eğitim, olay yeri ve olay yeri dışı uygulamalar, gönüllü yönetimi ve dezavantajlı bireylerin desteklenmesi gibi konular da değerlendirilecek. Afet Koordinasyon Çalıştayı ile İzmir’de olası bir deprem durumunda afet sırasında ve sonrasında ortaya çıkabilecek temel ihtiyaçlar, müdahale yöntemleri detaylı şekilde değerlendirilecek. Kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun güçlendirilmesi, teknolojik araçlar ve veri paylaşımının yaygınlaştırılması, eğitim ve farkındalık çalışmalarının derinleştirilmesi için atılması gereken adımlar belirlenecek. Böylece kentin ve toplumun afet sonrası süreçlere daha dirençli, hızlı ve verimli yanıt vermesi sağlanacak.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.