Hava Durumu

#Çocuk

Kapsül Haber Ajansı - Çocuk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çocuk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Çocuklarda gribe karşı neler yapılabilir? Haber

Çocuklarda gribe karşı neler yapılabilir?

Bahar aylarına kadar süren grip sezonu yetişkinleri olduğu gibi çocukları da hedef alıyor. Yüksek ateşle etkisi altına alarak halsiz bırakıyor, bazen hastaneye yatışı bile gerektiriyor. Verilere göre, kreşe giden her 2 çocuktan biri grip oluyor; aşırı soğukların devam ettiği son günlerde ise çocuklar arasında grip vakaları daha da artıyor! İnfluenza virüsünün bulaşma oranının çok yüksek olduğuna dikkat çeken Acıbadem Altunizade Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Kesmez Evirgen, “Çocuklarımızı gripten korumak için hem bulaşmayı azaltacak hem de bağışıklık sistemini güçlendirecek önlemler almamız son derece önemli. Grip aşısı bu önlemlerin başında gelir. Ayrıca çocuklarımızın bol sıvı almalarını, sebze ve meyveyle beslenmelerini, istirahat etmelerini sağlamalıyız. Hijyen kurallarına dikkat etmek ve kalabalık ortamlarda mümkün olduğunca bulunmamak ya da maske takmak almamız gereken diğer önemli önlemlerdir” diyor. Kreşe giden her 2 çocuktan biri grip oluyor İnfluenza virüsünün yol açtığı grip, ani başlayan ve 38-40 derecelerde seyreden yüksek ateş, titreme, burun tıkanıklığı veya burun akıntısı, öksürük, baş ağrısı, halsizlik, yaygın kas ağrısı ve aşırı bitkinlik ile kendini gösteriyor. Genellikle 2 haftadan kısa sürede geçse de 5 yaşından küçük çocuklarda hastaneye yatış gerektirebiliyor. Özellikle 2 yaşın altındaki çocuklarda 39-40 dereceyi bulan ateşle birlikte havale geçirme olasılığı ve acile başvurularda artış gözleniyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Kesmez Evirgen, soğuk havalarda virüsün daha etkili olduğunu vurgulayarak, “Ülkemizde ekim gibi başlayan virüs aktivitesi nisan ayına kadar devam eder. Kış döneminde kreşe giden çocukların en az yarısı grip olur. Okul öncesi çocuk grubu, özellikle 2 yaş altındaki çocuklar bu virüsten çok etkilenir. Öyle ki çocukların hastanede tedavi edilmeleri gerekebilir” diyor. GRİBE KARŞI 8 ETKİLİ ÖNERİ! Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Kesmez Evirgen, çocuklarda gribe karşı alınabilecek önlemleri şöyle sıralıyor: Grip aşısı yaptırın Gripten korunmanın en etkili yolu, çocuklara yıllık grip aşısı yaptırmaktır. Amerikan Pediatri Akademisi; 6 ay ve üzerindeki tüm çocukların grip aşısı olmalarını öneriyor. Aşı, sadece çocukları korumuyor, aile üyeleri ve toplum genelinde hastalık yükünü de azaltıyor. Bu nedenle çocuğunuzun grip aşısını yaptırmayı alışkanlık edinin. El hijyenine dikkat edin Çocuğunuza sık sık ellerini sabunla yıkamasını öğretin ve hijyen kurallarına dikkat edin. Virüsler eller yoluyla burun, ağız ve gözlere temasla bulaştığı için çocuğunuzu ellerini yüzüne sürmemesi gerektiği konusunda bilgilendirin. Kapalı ve kalabalık ortamlardan kaçının Salgın döneminde alışveriş merkezleri ile toplu taşıma gibi kalabalık ve havasız ortamlardan mümkün olduğunca uzak durun. Çocuğunuzun gribe yakalanmış kişilerle temastan kaçınmalarını sağlayın. Kalabalık bir ortama girmeniz gerekiyorsa çocuğunuza maske takmayı alışkanlık haline getirin. Bol su içirin Yeterli sıvı tüketimi vücudun virüsle mücadelesine destek oluyor. Dolayısıyla, çocuğunuzun yaşına göre bolca su içmesini sağlayın. Sadece su değil meyve suları, bitki çayları, ayran ve kefir gibi içecekler de vücuttaki sıvı miktarını artırıyor. Sofranızda mutlaka yer verin  Sofranızda protein, sağlıklı yağlar, vitamin ve mineral açısından zengin besinlere yer verin. Yoğurt, kefir ve fermente gıdalar gibi probiyotikler bağırsak sağlığını destekleyerek bağışıklık sistemini güçlendiriyorlar. Vücudunun doğal savunmasını desteklemek için şekerli ve işlenmiş gıdalardan kaçının. Evinizi sık sık havalandırın Temiz ve nemli hava solunum yollarının korunmasına yardımcı oluyor. Havanın çok kuru olması burun ve boğazda tahrişe ve bunun sonucunda influenza gibi viral enfeksiyon etkenlerinin vücuda girişinin kolaylaşmasına neden olabileceği için ortamın nem dengesini koruyun. Evde temiz hava sirkülasyonu sağlamak için pencereleri düzenli olarak açarak odalarınızı havalandırın. Yeterli uyku çok önemli Yetersiz uyku vücudun hastalıklarla mücadelesini zorlaştırıyor. Düzenli uyku alışkanlığı ise çocukların genel sağlığını korumada önemli bir rol oynuyor. Bağışıklık sistemini güçlü tutmak için çocuğunuzun her gece en az 8 saat uyumasına özen gösterin. Yaşına uygun spor için teşvik edin Düzenli hareket etmek bağışıklık sistemini güçlendiren önemli bir faktör. Dolayısıyla fiziksel aktivite vücudun hastalıklarla daha iyi mücadele etmesine yardımcı oluyor. Çocuğunuzu açık havada oyun oynamaya, yürüyüş yapmaya veya yaşına uygun bir sporla ilgilenmeye teşvik edin.

Çocuğunuz sık sık soğuk algınlığı geçiriyorsa dikkat! Haber

Çocuğunuz sık sık soğuk algınlığı geçiriyorsa dikkat!

Soğuk havalarda, kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirmek ve okulların açık olması gibi faktörler nedeniyle çocuklarda bulaşıcı hastalıklar daha sık görülüyor. Dolayısıyla, çocuklarda vücudu enfeksiyonlar ile zararlı mikroorganizmaların yol açtığı hastalıklara karşı koruyan bağışıklık sisteminin güçlü olması büyük bir önem taşıyor. Acıbadem Kartal Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emel Kabakoğlu Ünsür, bağışıklık sistemleri henüz tam olarak gelişmediği için çocukların yetişkinlere göre daha sık hastalanabildiklerini belirterek, “Çocukların yılda birkaç kez soğuk algınlığı ve grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmeleri normal kabul edilmektedir. Ancak enfeksiyonların çok sık ve ağır yaşanması zayıflayan bağışıklık sisteminin önemli bir işareti olabilir” diyor. Çocuklarda bağışıklık sisteminin zayıfladığına işaret edebilen 8 önemli sinyali anlatan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emel Kabakoğlu Ünsür,  bu belirtiler sürekli hale gelirse mutlaka bir doktora başvurmak gerektiği uyarısında bulunuyor.  Sık geçirilen enfeksiyon Çocuklar yılda birkaç kez soğuk algınlığı geçirebiliyorlar. Ancak enfeksiyonların çok sık ve ağır yaşanması, uzun sürmesi zayıf bir bağışıklığa işaret edebiliyor.  Sık sık sindirim problemleri yaşamak Bağışıklık sisteminin büyük bir kısmı bağırsaklarda bulunuyor. Dolayısıyla sürekli ishal, kabızlık veya mide sorunları yaşamak zayıf bağışıklığın sinyali olabiliyor. Yorgun ve halsiz hissetmek  Sürekli yorgun ve halsiz hissetmek bağışıklık sisteminin zorlanmasından kaynaklanabiliyor.  Cilt problemleri  Sık görülen cilt enfeksiyonları, mantar hastalıkları veya egzama gibi sorunlar, zayıflayan bağışıklık sisteminin belirtileri arasında yer alıyor.  Lenf bezlerinde oluşan şişlik Lenf düğümleri bağışıklık sistemi hücreleri içeriyorlar. Dolayısıyla sürekli şişen ve hassas olan lenf bezleri vücudun enfeksiyonlar ile yeterince başa çıkamadığını gösterebiliyor.  Tekrarlayan kulak, sinüs ve akciğer enfeksiyonları  Yılda birkaç kez zatürre, bronşit, kulak iltihabı veya sinüzit geçirmek bağışıklık sisteminin zayıf olmasından kaynaklanabiliyor.  Yaraların geç iyileşmesi Yaraların geç iyileşmesi de bağışıklık hücrelerinin yeterince çalışmadığının habercisi olabiliyor.  İştahsızlık ve kilo kaybı  Bağışıklık sistemi zayıfladığında iştahsızlık, kilo kaybı veya büyüme ile gelişim geriliği görülebiliyor. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİREN 8 ÖNEMLİ ÖNERİ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emel Kabakoğlu Ünsür, çocukların bağışıklık sistemini güçlendiren önerileri şöyle sıralıyor:  Dengeli ve sağlıklı beslenmesi çok önemli!  Çocukların bağışıklık sistemini güçlendirmek için meyve ve sebzeler, protein kaynakları ile probiyotikler açısından zengin bir beslenme programı oluşturmak büyük bir önem taşıyor.  Meyve ve sebzeler: Antioksidanlar, vitaminler ile mineraller açısından zengin olan meyve ve sebzeler bağışıklık sistemini güçlendiren etkiye sahipler. Bu nedenle, çocuklar özellikle C vitamini (mevsimine göre portakal, çilek, kivi vs) ve A vitamini (havuç, tatlı patates vs) içeren gıdaları düzenli olarak tüketmeliler.  Protein kaynakları: Yumurta, balık, tavuk, kırmızı et ile baklagiller gibi protein kaynakları, hücre onarımı ve güçlü bir bağışıklık sistemi için gerekiyor. Probiyotikler: Yoğurt ve kefir gibi probiyotik içeren gıdalar bağırsak sağlığını destekliyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Tam tahıllar: Lif açısından zengin tam tahıllar (Gluten hassasiyeti ya da çölyak hastalığı yoksa), bağırsak sağlığını koruyor ve dolaylı olarak bağışıklığı destekliyor. Yeterli süre uyumasını sağlayın Yaşlarına göre değişmekle birlikte, genellikle 8-12 saatlik kaliteli bir uyku çocuklarda bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli bir role sahip. Zira, uyku sırasında vücut kendini onarıyor ve bağışıklık hücreleri yenileniyor. Ellerini düzenli yıkama alışkanlığı kazandırın Ellerin sık sık sabun ve suyla doğru şekilde yıkanması, enfeksiyonların önlenmesinde kritik bir rol onuyor. Dolayısıyla, çocuklara özellikle yemek öncesinde ve sonrasında, tuvalet ihtiyacının ardından el yıkama alışkanlığı kazandırılmalı. Aşılarını mutlaka yaptırın Grip, zatürre, rotavirüs ve boğmaca gibi aşılarının tam olması çocukların bağışıklık sistemlerinin güçlenmesine ve hastalıklara karşı korunmalarına yardımcı oluyor.  İhtiyaç halinde vitamin ve mineral takviyesi alın Özellikle D vitamini ve çinko gibi vitamin ile mineraller   bağışıklık sistemi için çok önemli. Doç. Dr. Emel Kabakçıoğlu Ünsür, “Çocukların güneş ışığından yeterince faydalanmaları gerekmektedir. Ayrıca, ihtiyaç halinde doktor önerisiyle D vitamini ile çinko takviyesi almak faydalı olabilir. Ancak her çocuğun ihtiyaçları farklı olduğu için özellikle takviye konusunda mutlaka doktora danışılmalıdır” bilgisini veriyor. Düzenli egzersiz ve oyun şart  Düzenli egzersiz ve oyun çocukların bağışıklık sistemini güçlendiren bir başka önemli etkeni oluşturuyor. Özellikle açık havada yapılan aktiviteler hem fiziksel hem zihinsel sağlığı destekliyor.  Bol bol su içtiğinden emin olun Su, vücuttaki toksinlerin atılmasına ve bağışıklık sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olduğu için çocukların yaşlarına göre yeterli miktarda su içmeleri gerekiyor.  Huzurlu ve sevgi dolu bir ortam sağlayan Çocuklarda stres bağışıklık sistemini zayıflatabiliyor.   Dolayısıyla aile içinde huzurlu ve sevgi dolu bir ortam oluşturmak, duygusal ihtiyaçlarını karşılamak çocuklarda güçlü bir bağışıklık sistemi için önem taşıyor.  

Ankara Büyükşehir ve AÇEV iş birliğinde ‘anne destek programı’ Haber

Ankara Büyükşehir ve AÇEV iş birliğinde ‘anne destek programı’

Ankara Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda toplumun temeli olan aileyi güçlendirmek için çalışmalarını sürdürüyor. ABB Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı; Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ile yaptığı iş birliği doğrultusunda 3-6 yaş arası çocuğu olan annelere özel “Anne Destek Programı” düzenlemeye başladı. HEDEF: ANNELERİN ÇOCUĞUNUN SAĞLIKLI GELİŞİMİNİ DESTEKLEMESİ 3-6 yaş arası çocuğu olan annelere yönelik düzenlenen program; haftada bir gün 2,5 saat olarak düzenlenecek ve toplamda 15 hafta sürecek. Programı tamamlayan annelere ise katılım sertifikaları dağıtılacak. AÇEV’in gönüllü eğitimcilerinin rehberliğinde gerçekleşen programda; annelerin, çocuğun sağlıklı gelişimini desteklemesi, onunla olumlu ilişki kurması ve çocuğun öğrenmesinde yeni deneyimler kazandırması için gerekli bilgilere sahip olmasını sağlayarak ebeveynlik becerilerinin güçlendirilmesi hedefleniyor.   “ÇOCUKLARA BAKIM VEREN HERKESE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR” Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak toplumun temeli olan aileyi güçlendirmek için çalışmalarını sürdüreceklerini dile getiren Altındağ Çocuk Etkinlik Merkezi İdarecisi Saadet Şahin, “Ebeveynliğin güzel ama bir o kadar da zorlayıcı yolculuğunda destek olmak için toplandık. Çocuklarımızın sağlıklı, mutlu ve güvenli bir şekilde büyümesi için çocuklara bakım veren herkese büyük görevler düşüyor. İşte tam da bu noktada 3-6 yaş arası çocuğu olan anneler için Anne Destek Programı devreye giriyor” dedi. Programın; çocuk gelişimi, sağlıklı iletişim gibi birçok konuya destek olacağını ve rehberlik edeceğini belirten Şahin, “Hep birlikte öğrenecek, deneyimlerimizi paylaşacak ve birbirimize destek olacağız. Unutmayalım, sağlıklı ve güvenli bir ortamda, öğrenmesi desteklenerek yetiştirilen çocuklar mutlu bir toplum demektir. Programa katılan herkese teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. Anne Destek Programı için ABB ile iş birliği yapmaktan mutlu olduğunu söyleyen AÇEV Gönüllü Eğitmeni Sema Mısırdalı ise şunları söyledi: “Anne Destek Programı kapsamında; çocukları gelişimsel açıdan desteklemek üzere anne ve babaları destekleyecek konuları, 15 hafta boyunca her hafta aynı gün ve saatte, 2,5 saat konuşacağımız eğitimler olacak. Mesela sınırlarımızı nasıl koruyacağımıza, çocuklarımıza sorumlulukları nasıl vereceğimize, özellikle çocuk haklarına, anne ve ailevi tutumlara, ebeveyn tutumlarına kadar birçok olumlu davranışları nasıl çoğaltacağız ve ya zorlayıcı davranışlarda nasıl önlemler alacağımızı konuşacağız.”    

45. VakıfBank Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu’nda Çocuk Maratonu başlıyor Haber

45. VakıfBank Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu’nda Çocuk Maratonu başlıyor

Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu, "Her Adımda Barışa Koş" mottosuyla 23 Şubat 2025, Pazar günü 45. kez düzenlenecek. Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen, Trabzon Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Türkiye Atletizm Federasyonu ve Trabzon Valiliği tarafından desteklenen Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu, bu yıl 45. kez spor tutkunlarını bir araya getirecek. Sporun her yaş grubu için birleştirici gücünü vurgulayan VakıfBank 45. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu, bu yıl 1 km uzunluğundaki Çocuk Maratonu ile minik sporcuları koşu coşkusuna ortak olmaya davet ediyor. Geleceğin koşucularını teşvik etmeyi amaçlayan bu özel etkinlik, çocuklara hem eğlenceli hem de sağlıklı bir deneyim sunarken, spor kültürünü erken yaşta benimsemelerine katkı sağlayacak. Sporu erken yaşta sevdirmeyi amaçlayan VakıfBank 45. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu Çocuk Maratonu ile minik sporculara hareket ve eğlence dolu bir deneyim sunacak. VakıfBank 45. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu Çocuk Maratonu, çocuklar hem koşacak hem de eğlence dolu bir deneyim yaşayacak. Etkinlik alanında çocukların keyifli vakit geçirebileceği özel bir Expo alanı da yer alacak. Burada çocuklar hem çeşitli aktivitelerle eğlenme hem de sporun dinamizmini keşfetme fırsatı bulacak. VakıfBank 45. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu Çocuk Maratonu, geleceğin yıldızlarını bir araya getirerek unutulmaz anlar yaşatacak. Çocuk Maratonu’na 2013-2015 doğumlular (10-12 yaş) ve 2016-2018 doğumlular (7-9 yaş) katılım sağlayabilecek.

Paketli gıda ve içecekler diş sağlığını etkiliyor Haber

Paketli gıda ve içecekler diş sağlığını etkiliyor

Okul çağındaki çocukların yanlış beslenme alışkanlıklarının sebep olduğu problemler, beslenme yetersizliklerinin yol açtığı farklı şikayetlerle ve hastalıklarla kendini belli ediyor. Okullarda atıştırmalık olarak tüketilen paketli gıda ve içeceklerin pek çoğunun çürük riskini arttırdığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış bir gerçek olmasına rağmen bu şikayetle gelen hasta sayılarında bir azalma olmamasına vurgu yapan Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir okullardaki beslenme alışkanlıklarına dikkat çekiyor. Çocuklarda oluşan beslenme alışkanlıklarının diş sağlığı üzerindeki etkilerine dair önemli açıklamalarda bulunan Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Karbonhidrat zengin beslenme alışkanlıkları, ağız hijyeni alışkanlıklarının sağlanmasındaki eksiklikler, lokal veya sistemik etkenler sebebiyle diş çürümeleri ile karşı karşıya kalıyoruz. Okullarda sıklıkla tüketilen çürük yapıcı gıdalar ve şekerle tatlandırılmış içecekler de çocuklarda çürüme riskini arttıran diğer faktörlerden. Bu durum maalesef hemen hemen her gün kliniklerimizde karşılaştığımız ciddi bir problem haline geldi” dedi. Şekerle tatlandırılmış içecekler diş sağlığını tehlikeye sokuyor  Meyveli sodalar, kutu meyve suları, hazır kahveler, enerji içecekleri gibi içeceklerin çocuklarda, ağızdaki çürük yapan bakteriler için önemli bir besin kaynağı olan şekeri yüksek oranda içerdiğini söyleyen Dt. Nurgül Demir “Şekerle tatlandırılmış içecekler, dişlerde çürük oluşması riskini arttırır. Çoğu ebeveynin geçmişinde süt dişi tedavisi öyküsü yoktur ancak maalesef günden güne çocuklarda giderek artan çürük görülme sıklığı, bahsettiğim durumun vahametini gözler önüne seriyor. Bunun en göze çarpan sebebi, çocukların günlük olarak aldıkları rafine şeker miktarıdır” diye konuştu. Gazlı içeriklerdeki tehlike “Gazlı içeceklerin yapısındaki asitin ise şekerli içeceklerin ağız içinde çözünmesi ile ortaya çıkan asite göre, diş minesi üzerinde daha yıkıcı bir etkiye sahip olduğunu vurgulamak gerekir” diyen Nurgül Demir “Okul çağındaki çocukların şekerle tatlandırılmış içeceklere erişim kolaylığının, içecek otomatlarının her yaştan çocuğun ulaşabileceği kadar yaygın olmasının bir sonucu olarak bu durumlar ile karşı karşıyayız. Beslenmelerini okulda yapan çocuklarda bu içeceklerin tüketimlerinde meydana gelen artış, çocukların tükettiği süt miktarının giderek azalmasına sebep olarak; vücuda kalsiyum girişini düşürüyor.  Çocuklarda çürük oluşma riskinin düşürülmesi için ağız hijyeni sağlama alışkanlıklarının yanısıra çürük yapıcı beslenme alışkanlıklarından da uzak durmak gerekiyor. Bunun akabinde ‘Antikaryojenik’ yani ‘çürük yapıcı olmayan’ gıdaları tüketmek de büyük önem taşıyor. Bu noktada evde ebeveynlerin kontrolünde idame ettirilebilen beslenme alışkanlıklarına ek olarak, okuldaki beslenme alışkanları için de mutlaka ebeveynler yönlendirici olmalı ve çocukların okulda yapılan her ara öğünden sonra ağızlarını suyla çalkalamaları veya bolca su içmeleri sağlanmalıdır. Minikler için Beslenme çantası önerileri; -Elma, kereviz sapı ve havuç; gevrek yapısıyla çocukların okulda diş fırçalayamadıkları zamanlarda diş yüzeylerinin bir miktar temizlenmesini sağlayabilir.  - Kalsiyum ve fosfor içeriği bakımından peynir ve yoğurt, diş minesinin hasar görmüş bölgelerinin onarılarak, yeniden güçlenmesine yardımcı olur. Seçilen ürünlerin ‘şeker ilavesiz’ olmasına dikkat edilmesi gerekir. Yoğurt, dilimlenmiş mevsim meyveleri ile tüketilebilir. - Lahana, ıspanak ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler, vitamin ve mineral içeriği zenginleşmiş tükürük yapımını sağlayarak; ağız içinin temizlenebilirliğini arttırır ve diş sağlığını korur. - Ay çekirdeği, badem ve ceviz gibi kuruyemişler içerdikleri mineraller ile dişleri korur, asit atakları ile hasar gören diş dokularının onarılmasına yardımcı olarak, güçlendirir. - İçecek olarak, günlük süt, ayran, taze sıkılmış ve katkısız meyve suları tercih edilebilir.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.