Hava Durumu

#Obezite

Kapsül Haber Ajansı - Obezite haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Obezite haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

2030 yılında Türk kadınlarının yarısı, erkeklerin ise üçte biri obez olacak Haber

2030 yılında Türk kadınlarının yarısı, erkeklerin ise üçte biri obez olacak

Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Murat Baş, obezitenin sadece bireysel yemek tercihleriyle açıklanamayacak kadar karmaşık bir sorun olduğunu belirterek, “Kentleşme, teknolojik ilerlemeler, ekonomik eşitsizlikler ve gıda endüstrisinin yapısı, tüm dünya genelinde obezite oranlarının artmasında büyük rol oynuyor. Gündelik hareketliliğin azalması, ucuz ve sağlıksız gıdalara erişim kolaylığı, obeziteyi kaçınılmaz hale getiriyor” diyor.  Çocukluk çağı obezitesi iki katından fazla arttı Prof. Dr. Murat Baş, “Son 30 yılda çocuklarda obezite oranları iki katından fazla arttı. Bu durum, gelecekte kalp hastalıkları, diyabet ve diğer kronik hastalıkların da yaygınlaşacağını gösteriyor. Sadece bireysel çözümlerle değil, toplumsal ve politikalarla müdahale edilmesi gerekiyor” diyor. Türkiye'de obezite oranları alarm veriyor Türkiye, Avrupa’da kadınlarda en yüksek, erkeklerde ise beşinci en yüksek obezite oranına sahip ülkeler arasında. 1975'te yüzde 8.6 olan obezite oranı, 2016'da yüzde 32.1'e yükseldi. Prof. Dr. Murat Baş, “1961'de Türkiye'de kişi başına düşen günlük enerji alımı 2.955 kaloriydi. Bugün bu rakam 3.925 kalorinin üzerine çıkmış durumda. Ultra işlenmiş gıdalar ve şekerli içecekler obezitenin en temel sebeplerinden biri haline geldi” şeklinde konuşuyor.  Obeziteyle mücadelede bireysel farkındalığın ötesinde sistemsel değişimlerin şart olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Baş, “Sağlık sistemleri, obeziteyle yaşayan bireylere daha iyi hizmet sunacak şekilde geliştirilmeli. İşlenmiş gıdaların tüketimini azaltacak politikalar uygulanmalı, sağlıklı besinlere erişim kolaylaştırılmalı. Kent planlaması fiziksel aktiviteyi teşvik edecek şekilde yapılmalı, yürüyüş yolları ve yeşil alanlar artırılmalı. Ayrıca, obeziteye dair toplumsal damgalama ile mücadele edilmelidir. Obezite bireysel bir sorun değil, sistemsel bir krizdir. Bireyleri suçlamaktan öteye geçerek sağlıklı bir gelecek inşa etmeliyiz” diyerek herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağırdı. Obeziteyi besleyen modern yaşam Günümüzde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve yüksek kalorili gıdaların kolay ulaşılabilir olması obezitenin temel nedenleri arasında yer alıyor. Masa başı işler, motorlu araç kullanımının artması ve dijitalleşmenin yaygınlaşması günlük hareketliliği ciddi şekilde azaltıyor. Bunun yanında, sağlıklı gıdaların yüksek maliyeti düşük gelirli bireyleri daha ucuz, işlenmiş ve yüksek kalorili gıdalara yönelttiğine dikkat çeken Prof. Dr. Murat Baş, “Fast food tüketimindeki artış, yüksek şeker ve doymuş yağ içeren işlenmiş gıdaların yaygınlaşması, gençler ve çocuklar başta olmak üzere tüm toplumu etkiliyor. Bu gıdalar vücuda fazla enerji alımına neden olarak kilo artışına yol açarken, aynı zamanda bağırsak mikrobiyotasını bozarak sindirim sağlığını da olumsuz etkiliyor. Ayrıca şekerli içeceklerin tüketimi de obeziteyi tetikleyen önemli faktörlerden biri. Türkiye’de kişi başına yıllık şekerli içecek tüketimi 160 litreye ulaşarak dünya ortalamasının neredeyse iki katına çıkmış durumda” diyor.  Obezite konusunda sıkça tartışılan bir konu da genetik yatkınlığın rolü. Bazı bireylerin genetik olarak kilo almaya daha eğilimli olabildiklerini söyleyen Prof. Dr. Murat Baş, “Ancak yapılan araştırmalar, çevresel faktörlerin genetik yatkınlığı tetiklediğini gösteriyor. Yani genetik faktörler tek başına belirleyici değil; sağlıksız bir beslenme düzeni ve hareketsiz yaşam tarzı, obezitenin esas sebepleri arasında yer alıyor. Obezite sadece bireylerin sağlığını değil, küresel ekonomiyi de tehdit eden bir halk sağlığı krizi haline geldi. OECD raporları, obezitenin sağlık harcamalarını yılda %8 oranında artırdığını ve üretkenlik kaybına neden olduğunu ortaya koyuyor” şeklinde sözlerini sürdürüyor.  Türkiye’de obezite gerçeği Prof. Dr. Murat Baş, Türkiye’nin de obezite krizinden ciddi şekilde etkilendiğine dikkat çekiyor: “1975’te %8.6 olan obezite oranı, 2016’da %32.1’e çıkarak dört katına yükseldi. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre, 2030 yılına kadar Türk kadınlarının yarısı, erkeklerin ise üçte biri obez olacak. Türkiye, Avrupa’da kadınlarda en yüksek, erkeklerde ise beşinci sırada yer alıyor. Bu dramatik artış, yalnızca bireylerin yaşam kalitesini değil, sağlık sistemini ve ülke ekonomisini tehdit eden bir halk sağlığı krizine işaret ediyor. Türkiye’de her 100.000 ölümden 84’ünün obeziteyle ilişkili olduğu bildiriliyor. Bu oran, küresel ortalamanın neredeyse iki katı….”

Obeziteye karşı yürüdüler Haber

Obeziteye karşı yürüdüler

Kadıköy Belediyesi uzun yıllardır düzenli olarak gerçekleştirdiği “Sağlıklı Beslenme” seminerleriyle, Dr. Rana Beşe Sağlık Polikliniği’nde bulunan diyetisyenlik hizmetleriyle ve parklarda organize ettiği sabah sporlarıyla, sağlıklı beslenme ve hareketin önemi konularında Kadıköylüleri bilinçlendiriyor. Belediye, obezite ile mücadele konusunda toplumu bilinçlendirmek ve sağlıklı yaşamı teşvik etmek amacıyla “Farkındalık Yürüyüşü” gerçekleştirdi. 4 Mart Dünya Obezite Günü’nde Fenerbahçe Dalyan Sahili'nden başlayan yürüyüş Caddebostan Etkinlik Alanı'nda Zumba etkinliği ile sona erdi. Yürüyüşe Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, eşi Nihal Kösedağı, Kadıköy Belediyesi Meclis Üyeleri, Kadıköy Belediyesi Gönüllüleri ve Kadıköylüler katıldı. Obezitenin en büyük nedenlerinden birinin hareketsiz yaşam biçimi olduğunu vurgulayan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı; “Kadıköylü komşularımız ile güzel bir yürüyüş yaptık, gönül ister ki her gün yürüyelim. Çünkü Türkiye Avrupa’da Obezite’de birinci sırada. O yüzden hepimizin spor yapması, hareket etmesi ve çevremizdeki komşumuzu da ailemizi de bu konuda teşvik etmesi gerekiyor. Artık Yeni Dünya düzeninde çocuklarımız, evcil hayvanlarımız ve bizler obezite sorunuyla ciddi olarak karşı karşıyız. Teknoloji çok ilerledi birçok işimizi bilgisayar, telefon ve tablet ile oturarak yapabiliyoruz ama bu bizim hareket etme gerekliliğimizi ortadan kaldırmamalı. Obeziteyi engellemenin tek yolu doğru, sağlıklı beslenme ve hareket etme. O yüzden her fırsatta hava güzel ya da kötü diye bakmadan gerekiyorsa evimizde, gerekiyorsa bahçemizde, parklarımızda hareket etmemiz gerekiyor.  Bugün Dünya Obezite Günü, biz de Kadıköy Belediyesi olarak bu güne dikkat çekmek amacıyla farkındalık yürüyüşümüzü gerçekleştirdik.” dedi. Yürüyüş, Caddebostan Sahili’nde gerçekleşen zumba etkinliği ile sona erdi.  

Türkiye Avrupa’da obezitede ilk sırada Haber

Türkiye Avrupa’da obezitede ilk sırada

Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı, 4 Mart Dünya Obezite Günü dolayısıyla "Sağlıkla Geleceğe Yürüyen Şehirler Paneli"ne ev sahipliği yaptı. Etkinlikte, obezitenin sağlık üzerindeki etkileri ve alınabilecek önlemler ele alındı. "Obezite, Kalp Damar Hastalıklarının En Büyük Nedenlerinden Biri" Panelde konuşan TOBB ETÜ Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bozbaş, "Obezite, dünya genelinde hızla yayılan bir epidemi haline geldi ve halk sağlığı üzerinde ciddi tehdit oluşturuyor" dedi. Kalp ve damar hastalıklarının uzun yıllardır en yaygın ölüm sebepleri arasında yer aldığını vurgulayan Bozbaş, "Vücut kitle indeksi (VKİ) 30 kg/m²’yi aşan bireyler obez kabul edilir. Araştırmalar, kilo arttıkça ölüm oranının da yükseldiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı. Obezitenin küresel bir sağlık krizi olduğuna dikkat çeken Bozbaş, "Son 40 yılda obezite oranı iki katına çıktı. Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin raporuna göre Türkiye, Avrupa’da en yüksek obezite oranına sahip ülke konumunda. Ülkemizde erişkin nüfusun yüzde 32’si obez"  dedi. Çocukluk Çağı Obezitesi Alarm Veriyor Çocukluk çağında başlayan obezitenin yetişkinlikte de devam ettiğini belirten Prof. Dr. Bozbaş, özellikle 2-6 yaş arasındaki çocuklarda aşırı kilo alımının önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı. Prof. Bozbaş, "Sağlıklı beslenme alışkanlıkları küçük yaşta kazanılmalı, aileler bu konuda daha bilinçli hareket etmeli" şeklinde konuştu. Sağlıklı Yaşam İçin Egzersiz Şart Sigara kullanımının kötü bir örnek teşkil ettiğini belirten Bozbaş, "Nasıl ki sigara içerek çocuklara olumsuz bir rol model oluyorsak, düzenli egzersiz yaparak ve ideal kilomuzu koruyarak iyi bir örnek olabiliriz" uyarısını yaptı. Obezite Önlenebilir ve Tedavi Edilebilir Obezitenin kontrol altına alınabileceğini belirten Prof. Dr. Bozbaş, "Doğru beslenme ve aktif yaşam tarzı ile çoğu zaman ilaç tedavisine bile gerek kalmadan obezite önlenebilir. Kalp sağlığımızı korumak için ideal kilomuzu korumak büyük önem taşıyor" dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.