Hava Durumu

#Turizm

Kapsül Haber Ajansı - Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kruvaziyer turizminde tüm zamanların şubat rekoru Haber

Kruvaziyer turizminde tüm zamanların şubat rekoru

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde 2025 yılı şubat ayında tüm zamanların şubat ayı rekorunu kırdığını açıkladı. Bakan Uraloğlu, “Şubat ayında kruvaziyer turizminde söz konusu ayda şimdiye kadarki en yüksek yolcu sayısına ulaştık. 2025 Ocak ayında da ay rekorunu kırmıştık. İki ay üst üste rekor kırmak, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde güçlü bir destinasyon haline geldiğini gösteriyor.” dedi. Kruvaziyer Turizminde Yüzde 509,3 Artış Uraloğlu, 2025 şubat ayında limanlara uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 220 artışla 16’ya, kruvaziyer yolcu sayısının ise yüzde 509,3 artışla 29 bin 826’ya yükseldiğini belirtti. Uraloğlu, şubat ayında Kuşadası Limanı'na 7 kruvaziyer gemi ile 10 bin 656 yolcu, İstanbul limanlarına 4 kruvaziyer gemi ile 9 bin 743 yolcu, İzmir Alsancak Limanı'na 4 kruvaziyer gemi ile 8 bin 484 yolcu ve Port Akdeniz Antalya Limanı'na ise 1 kruvaziyer gemi ile 943 yolcunun geldiğini bildirdi. İstanbul, Kruvaziyer Turizminde Lider 2025 yılının ilk iki ayında Türk limanlarına toplam 39 kruvaziyer gemi ve 62 bin 512 kruvaziyer yolcu geldiğini belirten Bakan Uraloğlu, “2025 Ocak-Şubat döneminde İstanbul limanları 24 bin 257 yolcu ve 12 kruvaziyer gemi ile en fazla yolcu ve geminin uğrak yaptığı il oldu.” dedi. Bakan Uraloğlu, İstanbul limanlarını 8 gemi ve 16 bin 485 yolcu ile İzmir Alsancak Limanı’nın; yine 8 gemi ve 11 bin 559 yolcu ile Kuşadası Limanı’nın izlediğini kaydetti. Türkiye’ye Kruvaziyer İlgisi Artıyor Türkiye’nin kruvaziyer turizminde yakaladığı bu ivmenin devam edeceğini belirten Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri ile kruvaziyer turizminde küresel ölçekte tercih edilen bir destinasyon haline geldiğini vurguladı. Uraloğlu, “Galataport’un açılması ve Covid-19 tedbirlerinin kaldırılmasının ardından Türkiye, kruvaziyer turizminin önemli uğrak yerlerinden biri haline geldi. 2024 yılında limanlarımıza bin 195 kruvaziyer gemi ile 1 milyon 889 bin 426 yolcu geldi. Bu, 2015’ten bu yana elde edilen en yüksek yolcu sayısıdır. 2025 yılında da yolcu sayısının 2 milyonun üzerine çıkarak yeni bir rekora imza atacağımızı öngörüyoruz.” dedi.

Antalya’da turizmi 12 ay yaşatacak proje ITB Berlin’de Haber

Antalya’da turizmi 12 ay yaşatacak proje ITB Berlin’de

Antalya Muratpaşa Belediyesi, 4-6 Mart tarihleri arasında kapılarını açacak dünyanın en büyük turizm fuarı ITB Berlin’de, turizmi 12 aya yayacak ‘Şehri Keşfet’ projesini dünya vitrinine taşıyacak. Muratpaşa Belediyesi, Antalya’da deniz-kum-güneş turizminin ötesine geçerek kültür ve doğa turizmini canlandırmayı hedefleyen ‘Şehri Keşfet’ tur paketlerini ilk olarak Erdal İnönü Kent Parkı’nda düzenlenen bir basın toplantısıyla tanıtmıştı. Şimdi ise proje, turizm sektörünün en büyük buluşma noktası olan ITB Berlin’de uluslararası turizm profesyonelleriyle buluşacak. Şehri Keşfet tur paketlerinde uçak biletlerinden konaklanabilecek otellere, rehberlik hizmetlerinden restoran tercihlerine ve gezilecek tarihi doğal güzelliklere kadar turlar, turistlere seçenekler halinde sunuluyor. Şehri Keşfet’le antik kentlerin büyüleyici atmosferinde tarihi bir yolculuğa çıkmak, Toroslar’ın eteklerinde doğayla buluşmak veya geleneksel lezzetleri deneyimlemek mümkün. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, seyahat ederken aynı zamanda gezilen yerlerin kültürünü de keşfetmenin önemine dikkat çekti. Uysal şunları söyledi: “Seyahati anlamlandırabilmek için tarihten, arkeolojiden zevk almak; bir yörenin özgün yemeklerini, danslarını, şarkılarını deneyimlemek önemlidir. Turizmi çeşitlendirme ihtiyacı var. Antalya'ya gelmek isteyen birisi eğer deniz, kum, güneş turizmi yapmak değil de şehri keşfetmek, şehrin kültürel odaklı noktalarını, doğasını, coğrafyasını keşfetmek istiyorsa Şehri keşfet turlarının rotalarından yararlanabilir. Antalya’da turizmi çeşitlendirebilmek için hazır tur paketlerini raflara yerleştiriyoruz.”

Bursa'da ‘Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı' Haber

Bursa'da ‘Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı'

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, birkaç yıl içerisinde Bursa’da geceleme sayısını önce 2’ye sonra 3’e çıkarmayı hedeflediklerini anlatarak, “İşte o zaman turizmin gelirlerinden faydalanabiliriz. Bursa’yı 4 mevsim, 12 ay cıvıl cıvıl yaşatmak, festivallerimizi daha iyi ve sürdürülebilir yapmak hepimizin sorumluluğudur” dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin kültürel değerlerini korumak, geleceğe taşımak ve turizm potansiyelini güçlendirmek amacıyla 'Bursa Turizminde Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı' düzenliyor. Sürdürülebilir Turizm Koordinasyon Merkezi’nin çalışmaları kapsamında Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen çalıştayda, iki gün boyunca 77 konuşmacının katılımıyla 16 oturum yapılacak. Turizm sektörünün uzman isimleri ve paydaşları, bir kültür turizmi destinasyonu olan Bursa’nın kültürel sürdürülebilirliğini tartışacak. Çalıştayın açılış programına Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Füsunoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip, TÜRSAB Güney Marmara BTK Başkanı Murat Saraçoğlu, Büyükşehir Belediyesi genel sekreter yardımcıları ve daire başkanları, akademisyenler, turizm sektörünün temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri katıldı. “Hedefimiz, geceleme sayısını önce 2’ye, sonra 3’e çıkarmaktır” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa’nın zengin bir kültürel birikime sahip olduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Bu sene İznik’te Konsil’in 1700. Yılına dönük etkinliklerin yapılacağını hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, 2026 yılında ise Osmanlı’nın Bursa’yı başkent yapmasının 700’üncü yıl dönümünü kutlayacaklarını dile getirdi. Bursa’nın Prusya ve Bitinya’dan gelen varlığının Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi yapılarıyla da zenginleştiğini iyi anlatmak gerektiğini belirten Başkan Bozbey, bu doğrultuda şimdiden hazırlık yaptıklarını ifade etti. Kültür ve inanç turizminin çok önemli noktaya geldiğini vurgulayan Başkan Bozbey, “Bu çalıştayda Bursa adına önemli çıktılar elde edeceğimize inanıyorum. Bu çıktılar önümüzdeki yıllarda hem Bursa’nın 1.7 olan geceleme süresini artıracak, hem de Bursa’yı Türkiye’de ve dünyada tanıtabilecektir. Hedefimiz, birkaç yıl içerisinde Bursa’da geceleme sayısını önce 2’ye sonra 3’e çıkarmaktır. İşte o zaman turizmin gelirlerinden faydalanabiliriz. Günübirlik gelenlerin Bursa’ya çok katkı sunmadığını biliyoruz. İstanbul’dan gelen turlarda, Ulucami 15 dakika ziyaret ediliyor. Ardından Yeşil Türbe ziyareti ve bir saat mola veriliyor. Daha sonra başka bir kente geçiliyor. Bursa’ya faydası oldu mu? Olmadı. Bugün biz Karagöz ve Hacivat’ı bile tanıtamadık. Değerlerimizi bir hikâyeyle bütünleştirmez, hikâyeyi mekânla birleştiremezsek hikâyenin altı boş olur. Bursa olarak bunları çözmeliyiz” dedi. Belediyeler turizmde nerede durmalı? Büyük mirası koruyarak geleceğe taşımak için doğru turizm politikalarını hayata geçirmek ve sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda hareket etmek zorunda olduklarını anlatan Başkan Bozbey, Bursa’da turizmin doğru uygulanabilmesi için tanıtımdan önce yönetişimi sağlamaya, turizmin tüm aktörlerinin bu pastadan payına düşen adil parçayı alacağı dengeli bir sistem oluşturmaya özen gösterdiklerini belirtti. “Önce evimizde huzuru sağlayıp yüzü gülen ev sahiplerine kavuşacağız. Sonra da güzel kentimize davet ettiğimiz her milletten insanı gülümseteceğiz” diyen Başkan Bozbey, “Sürdürülebilir turizmin temellerini sağlam, adil ve kapsayıcı atmak için yola çıktık. Bursa’nın turizmini şekillendirirken kendimize şu soruyu sorduk. ‘Belediyeler turizmde nerede durmalı?’. Bize göre belediyeler, sektörün ana aktör olduğu alanlarda kolaylaştırıcı olmalı. Kârlılık kaygısıyla özel sektörün geri durduğu alanlarda öncü olmalı. Kentin sosyal, kültürel, ekonomik gelişimini ve halkın menfaatlerini ilgilendiren konularda ise ana aktör olmalıdır. Sadece isimde değil, özde sürdürülebilirlik sağlamak amacıyla Bursa’mızın turizm değer zincirini haritalandırarak her seviyeden katılımı teşvik eden bir yönetişim modeli kurduk. Bu vizyonla da Sürdürülebilir Turizm Koordinasyon Merkezi’ni hayata geçirdik” dedi. “Bursa’nın değerlerinin farkını ortaya koymalıyız” Elini taşın altına koymaktan çekinmeyen, Bursa’nın menfaati ortak paydasında buluşmaya kararlı paydaşların en büyük değerleri olduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, diğer yandan Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin dünyaca kabul gören kriterlerinin uyulması gereken en temel kuralları sunduğunu dile getirdi. Belediye Meclisi tarafından onaylanan ‘Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’ üyeliğiyle birlikte etkin şekilde çalışmaya başladıklarını ve en yüksek çabayı göstermeye devam ettiklerini söyleyen Başkan Bozbey, “Bu süreçte ilk güzel haberi de aldık. Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin yeni oluşturduğu cazibe merkezleri kriterlerini ilk uygulayacak müzelerden biri olarak önerdiğimiz Aktopraklık Arkeopark’ın kabul edilmesi bizler için önemli bir adım oldu. İki yıllık bir süreçte Aktopraklık Arkeopark, dünyadaki diğer örnek kurumlarla birlikte bu kriterlerin geliştirilmesine katkıda bulunacak. Bursa’yı destinasyon olarak daha sürdürülebilir hale getirmek için GSTC’nin de destinasyonlar konusunda akredite ettiği ‘Green Destination’ ile Bursa’ya özel bir sertifikasyon sistemi de oluşturmaya başladık. Bu konu, bizi il turizm çalışmalarında kendi sistemini oluşturmuş nadir kentlerden biri yapacaktır. Bursa’yı 4 mevsim 12 ay cıvıl cıvıl yaşatmak, festivallerimizi daha iyi ve sürdürülebilir yapmak hepimizin sorumluluğudur. Bunu hep beraber gerçekleştirmek zorundayız. Biz ne İstanbul’un aynısıyız. Ne Eskişehir’in aynısıyız. Bursa’nın değerlerinin farkını ortaya koymalıyız. Farklı olmak zorundayız. İşte o zaman turistleri kentimize çekebiliriz. Bu değişimin bir parçası olmak zorundayız” dedi. “16. yüzyıla ait Dede Korkut nüshamızın orijinalliği tescillendi” Henüz geçen hafta ortaya çıkarılan bir değerin de müjdesini veren Başkan Bozbey, “El Yazmaları Müzesi’ndeki 16. yüzyıla ait bir Dede Korkut nüshamızın orijinalliği, yaptırdığımız testler sonucunda tescillendi. Bu kıymetli eseri, tüm hikâyesiyle ve günümüzün dijital imkânlarını kullanarak nasıl halkımızla ve ziyaretçilerimizle buluşturacağız, bunun planlamasını yapıyoruz. Çalıştayda, büyük bir vizyonu aklınızda tutarak bir sonraki adımı akılcı ve ulaşılabilir hedeflere dönüştürmek adına bizlere katkıda bulunmanızı rica ediyorum. Bu şekilde, sürdürülebilir bir gelişimi hep birlikte hayata geçireceğiz. Bursa’mızı bir dünya turizm destinasyonu haline getirmek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Füsunoğlu, Bursa’nın tarihi ve kültürel zenginlikleri ve doğasıyla Türkiye’nin en kıymetli turizm destinasyonlarından birisi olduğunu ifade etti. Türkiye’nin 2024 yılında 62.3 milyon ziyaretçiyi ağırladığını, 61.1 milyar dolarlık turizm geliri elde ettiğini açıklayan Füsunoğlu, 2025 yılında 65 milyon ziyaretçi ve 64 milyar dolar gelir hedeflendiğini söyledi. Türkiye’nin küresel turizm içerisinde dünyada 5’inci sırada olduğunu anlatan Füsunoğlu, bu başarıların daha ileriye götürülmesinde sürdürülebilir turizm politikalarının hayati önem taşıdığını belirtti. Bursa’da konaklama tesislerinin yüzde 84’ünde sürdürülebilirlik birinci aşama belgesi olduğunu, Bursa’daki 24 tesisin ise üçüncü aşamayı tamamlayarak yüzde 100 sertifikasyonu sağladığını anlattı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, Bursa’nın kültür ve turizmde çok önemli bir kapasiteye sahip olduğunu söyledi. Kentin turizmin her alanında potansiyeli bulunduğunu belirten Özer, özellikle kültür, inanç, doğa, gastronomi ve sağlık alanındaki değerlerini dünyaya duyurabilmesi gerektiğini anlattı. Bursa’da 497 adet belgelendirilmiş otel ve 30 bin civarında da yatak kapasitesi bulunduğunu ifade eden Özer, 1 milyon 700 bin civarında konaklama, 3 milyona yakın da geceleme olduğunu dile getirdi. 1.7 olan geceleme oranının günübirlik turizmin ne kadar yoğun olduğunu gösterdiğini söyleyen Özer, Uludağ’da kış sezonunda ise konaklamanın 2.5’lere çıktığını belirtti. Oluşturulacak rotaların konaklama sürelerini uzatacağını anlatan Özer, programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından program panel bölümüyle devam etti. Turizm sektörünün tüm paydaşlarının yer aldığı programın ilk gününde, ‘GSTC kriterlerinin iç ve dış paydaşlara tanıtılması ve Bursa özelinde yorumlanması’, ‘Yaşayan insan hazinelerinin ve somut olmayan kültürel miras taşıyıcılarının turizm destinasyonuna katkısı’, ‘Bursa ipeği üretim kapasitesi, geleneksel yöntemler, modern dokunuşlar’, ‘İpek rotası duraklarının ortak akılla belirlenmesi’, ‘Somut olmayan kültürel miras aktarımı aracı olarak sürdürülebilir turizm: Fırsatlar ve engeller’, ‘Çini rotası duraklarının ortak akılla belirlenmesi’, ‘Tur rehberlerine İznik çini eğitimi tanıtımı ve sertifika töreni’ konulu panel ve toplantılar düzenlendi. Çalıştayın ikinci gününde ise ‘Festivallerin kültürel miras iletişimi aracı olarak kullanılması’, ‘Gastronomi turizminin kültürel boyutu ve yerele katkısı’, ‘Bursa için kamusal arkeoloji potansiyeli değerlendirmesi’, ‘Kültürel miras iletişimine dijital araçların katkısı’, ‘UNESCO Dünya Mirası olmanın turizm tanıtımına katkısı’, ‘UNESCO Dünya Mirası alanlarında sürdürülebilir turizm ilkelerinin benimsetilmesi’, ‘UNESCO miras alanlarının erişebilirliği’, ‘UNESCO Dünya Miras alanları arama oturumu’ ve ‘Bizans’tan Osmanlı’ya medeniyetler rotası’ konulu panel ve oturumlar düzenlenecek.

Tatilsepeti’ne ‘Yılın İtibarlısı’ ödülü Haber

Tatilsepeti’ne ‘Yılın İtibarlısı’ ödülü

Pazarlama sektörünün prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen “The One Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri’’, bu yıl bir kez daha “Yılın İtibarlıları”nı ödüllendirdi. Divan Kuruçeşme’de düzenlenen törende 71 kategoride öne çıkan markalar “Yılın İtibarlısı” olarak ödüllerine kavuştu. Marketing Türkiye ve Akademetre iş birliğiyle gerçekleştirilen ve 2024 yılı içinde itibarını en çok artıran markaların halk oylamasıyla belirlendiği yarışma kapsamında, Tatilsepeti, turizm ve seyahat kategorisinde ‘’Yılın İtibarlısı’’ ödülüne bir kez daha değer görülerek ödüllerine bir yenisini ekledi.  Yılın itibarlı markaları, pazar ve tüketici araştırmaları yapan Akademetre Research and Strategic Planning’in gerçekleştirdiği “İtibar ve Marka Değer Performans Ölçümü” araştırması kapsamında Türkiye temsili 12 ilde toplam bin 200 kişiyle yüz yüze gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda belirlendi. Tatilsepeti Pazarlama Direktörü Canan Demir, ödülü alırken şu sözleri kaydetti: ‘’2024 Tatilsepeti için prestijli ödüllerine bolca ödül eklediği bir yıl oldu, gururluyuz. One Awards’ta 3 yıl üst üste toplam 4. kez turizm ve seyahat sektöründe ‘’Yılın itibarlısı’’ seçilmemiz tesadüf değil. Verileri özenle okuyoruz, nereyi iyileştirmemiz gerektiğine çok dikkat ediyoruz. Bizi başarıya götüren en önemli faktör hedef kitlemizi iyi dinlemek ve yaptıklarımızı sürekli geliştirmek, optimize etmek. Değerli misafirlerimize bize duydukları güven için çok teşekkür ediyoruz.’’

Bursa Suudi turizm sektörünün radarında Haber

Bursa Suudi turizm sektörünün radarında

Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği, Türk Hava Yolları Cidde Ofisi'nin katkılarıyla Suudi Arabistan'ın Cidde, Riyad, Mekke, Medine, Dammam şehirlerinden gelen tur operatörlerini Bursa'da misafir etti. Otantik Club Hotel & SPA ev sahipliğinde yapılan B2B toplantısında bir araya gelen turizm acenteleri, otelciler, sağlık turizmi yapan hastaneler ve profesyonel turist rehberleri ile irtibat kurma imkânı yakalayan tur operatörleri, tüm zamanların en güzel şehri Bursa'yı yakından tanıma fırsatı buldu. Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği Başkanı Oktay Yılmaz ile encümen üyeleri Neriman Arat ve Tolga Sarışen'in katılım sağladığı B2B toplantısına Türk Hava Yolları Cidde Ofisi Pazarlama Yetkilisi Ersoy Yıldız, TÜRSAB Güney Marmara BTK Başkanı Murat Saraçoğlu, Bursa Rehberler Odası Başkanı Tansu Erçevik, GÜMTOB Başkanı Buğra Artıç, Bursa Sağlık Turizmi Derneği Başkanı Dr. Metin Yurdakoş, Bursa Büyükşehir Belediyesi Turizm ve Tanıtma Şube Müdürü Ercüment Yılmaz iştirak etti. Toplantısında, Bursa adına yeni turizm imkânlarının, paket programların ve yapılabilecek işbirlikleri Suudi Arabistanlı tur operatörleriyle görüşüldü. Geçtiğimiz günlerde Türk Hava Yolları Riyad Ofisi'nin destekleriyle Suudi Arabistanlı 15 sosyal medya fenomenini Bursa'da enformasyon programına tabi tutan Kültür, Turizm ve Tanıtma Birliği henüz raporlaması devam eden içerik üretme çalışmaları kapsamında yalnızca Snapchat dijital platformu üzerinden Bursa adına Orta Doğu ülkeleri genelinden 35 milyon görüntülenme aldı.

SunExpress'in 35. kuruluş yıldönümüne özel konferans turizm ve havacılık sektörünü buluşturdu Haber

SunExpress'in 35. kuruluş yıldönümüne özel konferans turizm ve havacılık sektörünü buluşturdu

KAHA- Türk Hava Yolları ve Lufthansa ortaklığında Almanya ile Türkiye arasındaki turizm potansiyelini geliştirmek amacıyla kurulan SunExpress, 35. kuruluş yıldönümünü “Güneş ve Ötesine 35 Yıl” temalı özel bir konferansla kutladı. SunExpress CEO’su Max Kownatzki ve SunExpress CEO Yardımcısı Tuncay Eminoğlu’nun katılımıyla hava yolunun merkezi Antalya’da gerçekleşen konferansa Türkiye ve Avrupa’dan havacılık ve turizm sektörünün önde gelen temsilcileri katıldı. Konferansta, Türkiye turizminin yükselen rolü, havalimanı ve altyapıya yapılan yatırımların turizm sektörünün gelişimine sağladığı katkılar ve Türkiye’ye yönelik artan talep değerlendirildi. Bununla birlikte zengin tarihi mirası ile kültür turizmi, yöresel lezzetleri ile gastronomi ve golf gibi farklı spor alanlarında Türkiye’nin barındırdığı fırsatlar ele alındı. Avrupa ve Türkiye’den sektör paydaşlarının görüş ve deneyimlerini aktardığı oturumlar, Türkiye turizminin sürdürülebilir büyüme yolculuğuna dair değerli içgörüler sundu. SunExpress CEO’su Max Kownatzki, konuşmasında şunları söyledi: “SunExpress’in hikayesi 35 yıl önce, Frankfurt ve Antalya arasında tek bir uçakla gerçekleştirilen charter uçuşlarla başladı. Bugün, 150 milyondan fazla yolcunun hayatına dokunarak, ‘Avrupa’nın En İyi Tatil Hava Yolu’ unvanını gururla taşıyoruz. Uçuşlarımızla sadece şehirleri birbirine bağlamıyoruz; kültürleri, aileleri ve arkadaşları bir araya getiriyoruz. Üç kıtada 200’den fazla destinasyona sunduğumuz uçuşlarla Türkiye’nin turizm elçisi misyonuyla çalışıyoruz. Bu başarı bir tesadüf değil; her bir çalışanımızın emeği, yolcularımızın güveni ve değerli iş ortaklarımızın desteğiyle elde ettiğimiz bir sonuçtur. Yolculuğumuzun bir sonraki bölümüne başlarken, geleceğe büyük bir heyecan ve umutla bakıyoruz. Müşterilerimiz, iş ortaklarımız, turizm ve havacılık sektörü için büyümeye ve değer yaratmaya devam edeceğiz.” SunExpress CEO Yardımcısı Tuncay Eminoğlu, “SunExpress olarak, 35 yıldır yolcularımıza verdiğimiz güven, konfor, emniyet ve mükemmel hizmet sözümüzü tutmaya devam ediyoruz. Bu kararlılığımız, bir hava yolu olarak bizi çok önemli ve farklı bir noktaya taşıdı. Türkiye'nin hizmet ihracatına yaptığımız güçlü katkı, büyüyen filomuz ve artan uçuş noktalarımızla Türkiye'nin ekonomisini, turizmini ve havacılık sektörünü desteklemeye devam ediyoruz” dedi. 2025 yılında 15 yeni rota, 85 uçaklık filo SunExpress, 2025 yılında filosundaki uçak sayısını 85’e çıkarıyor. Hava yolu, 2025 yazında 15 yeni dış hat noktası ile uçuş ağını daha da genişletiyor. Kownatzki, “Geçtiğimiz yıl bugüne kadarki en geniş uçuş ağımızla 15 milyona yakın yolcu taşıyarak önemli bir kilometre taşına ulaştık. Bu yaz için koltuk kapasitemizi pandemi öncesine göre neredeyse iki katına çıkarıyoruz. Türkiye’ye yönelik seyahat talebi çok güçlü. Şimdiden 2024 yılına kıyasla yaz için olan ön rezervasyonlarda %27’lik bir artış gördük” dedi. SunExpress bu yaz Antalya’dan Glasgow, Liverpool, Amman ve Kişinev’e; İzmir’den Cork’a; Dalaman’dan Londra Stansted, Glasgow ve Newcastle’a; Balıkesir’den Stuttgart’a; Bursa’dan Düsseldorf ve Stuttgart’a; Ordu-Giresun’dan Düsseldorf’a; Erzurum’dan Düsseldorf’a; Kayseri’den Hannover ve Londra Stansted’e yeni uçuşlar başlatıyor.

Küresel Turizm Şahlanırken Türk Turizminin Güncel Tehlikeleri neler? Haber

Küresel Turizm Şahlanırken Türk Turizminin Güncel Tehlikeleri neler?

Farklı ülkelerde çeşitli turizm görevlerinde bulunan, Türkiye turizminde 46 yılını tamamlayan, merkezi Almanya’da yer alan Dünya Kardeş Kentler Turizm Birliği Genel Sekreteri ve aynı zamanda Türk-Alman turizm uzmanı Hüseyin Baraner, yaptığı basın açıklamasında Türk turizminin ekonomik ve jeopolitik zorluklarını değerlendirdi. Baraner, açıklamasında Bolu Kartalkaya’da 78 kişiye mezar olan Otel yangınındaki güvenlik açığının uluslararası arenada yürütülen güvenli turizm çalışmalarındaki inandırıcılığımızı kaybetmemize neden olduğuna, güvenli otel, güvenli gıda ve güvenli içkinin önemine değinerek, yapılan en küçük hatanın yıl bazında küresel pazarlarda Türkiye’ye verdiği kaybın milyar Dolar ve milyar Euro’ları bulabileceğine, artık sayın bakanım, sayın valim, sayın başkanım devrinin bitmesi gerektiğine dikkat çekti. Küresel Turizm şahlanırken Türk Turizmi’nin güncel tehlikelerle karşı karşıya olduğunu belirterek, Türk Turizmi’ndeki umut ve gerçekleri paylaştı. TURİZMDEKİ SORUNLAR YARINLARIMIZI TEHDİT EDEN SAATLİ BOMBALAR HALİNE GELMESİN Turizm duayeni Baraner yaptığı basın açıklamasında şu yorumlarda bulundu: “Küresel turizm, 2025 yılına dair umut verici tahminlerle yeniden şahlanıyor. Birleşmiş Milletler Turizm Örgütü (UN Tourism), gelecek yıl için turist sayılarında yüzde 3 ila yüzde 5 artış öngörüyor. Ancak, dikkat! Bu olumlu beklentilerin gölgesinde Türk turizminin farklı bir hikaye ile karşı karşıya kalacağını unutmamalıyız. Bunlar “Ekonomik ve Jeopolitik Zorluklar.” Türkiye global turizm akışında kendi tehlikelerini yaratan özel bir ülke durumunda. Her ne kadar ekonomik ve jeopolitik zorluklarla yaşamaya alışkın olsak da, Türk turizminin tehditleri sadece bunlarla sınırlı değil. Artan maliyetler ve çevresel sorunlar, sektörümüzü zor duruma sokmakta. Ancak daha acil müdahale gerektiren başka sorunlar var. Aksi takdirde, her biri yarınlarımızı tehdit eden adeta saatli bombalar haline gelecek.” OTEL YANGINI TÜRK TURİZMİNDE BİR DÖNÜM NOKTASIDIR Kartalkaya’daki Otel Yangını’nı “Bir Miladın İfadesi” olarak değerlendiren Baraner konuyla ilgili şunları söyledi: “Para hırsı sarmış birkaç uyanık cahil otelci, sektörümüzü sırtından hançerledi ve tüm sektörümüzün büyük acılar ile uyanmasına vesile oldu. Kartalkaya’daki Otel yangını, Türk turizminde bir dönüm noktasıdır. Her yıl hızla büyüyen sektörümüzün altyapısının bazı noktalarda ne denli yetersiz olduğunu görmek, biz turizmcileri derinden yaraladı ve tedirgin etti.” ULUSLARARASI ARENADA YÜRÜTTÜĞÜMÜZ GÜVENLİ TURİZM ÇALIŞMALARINDA İNANDIRICILIĞIMIZI KAYBETTİK “Dünya çapında birinci ligde oynayan Türk turizm sektöründe nasıl böyle bir otel hala aktif olarak çalışabilir ve müşteri kabul edebilir durumda olmasını anlamak mümkün değil. Ve en tuhafı kimsenin sorumluluk üstlenmemesi. Sorumlu kim bunu bilmek istiyoruz? Bu güvenlik açığı, uluslararası arenada yürüttüğümüz güvenli turizm çalışmaları bakımından da inandırıcılığımızı kaybetmemize neden oldu. Halbuki son yıllarda özellikle güvenli turizmde ne kadar yol almıştık ve bunun PR’nı dünyada ne kadar başarılı yapıp sadece bu sebepten dolayı milyonları Türkiye’ye çekmeye başarmışken, milyonlarca iyi niyetli, namuslu, ahlaklı, çalışkan Türk turizm emekçilerinin şevkini de kırmış oldu. Hayatını kaybedenler hepsi birbirinden değerli insanlarımız için derin bir üzüntü duyarak, onlara Allah’tan rahmet dilerken bu olayın gelecek için bir dönüm noktası olmasını umuyoruz.” TÜRKİYE’YE KARŞI ULUSAL SEYAHAT UYARILARI YAPILMAYA BAŞLADI Türk turizminin göz ardı edilemeyecek tehlikelerle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Turizm Duayeni Baraner, sadece otel yangınlarının değil, diğer birçok tehlikenin de kapıda olduğunu vurgulayarak, “Güvenlik endişeleri, sahte alkol vakaları ve tarım ürünlerinde pestisit kalıntıları gibi aşırı zehirli gübreleme sorunları, dünya basınında yer almaya başladı. İlk ulusal seyahat uyarıları yapılmaya başladı. Bu geldiğimiz durumda, artık sayın bakanım, sayın valim, sayın başkanım devri bitmeli. Herkes işini yapmalı, raporlamalı ve şeffaf bir şekilde kamuoyuna sunmalı.” diye konuştu. KENDİ AYAĞINA SIKAN TEK SEKTÖR BİZ OLMAYALIM “Global turizmin bu yoğun rekabetinde acımasız pazarlama ve satış taktiklerinin piyasa savaşlarına dönüştüğü küresel pazarlarda kendi ayağına sıkan tek sektör biz olmayalım.” diye sözlerine devam eden Baraner, “Unutmamalıyız ki, Türk turizmi öyle büyüdü ki yapılan en küçük hatanın yıl bazında küresel pazarlarda Türkiye’ye verdiği  kayıp bile milyar Euro‘yu bulabiliyor! Sarsılıp kendimize gelmeliyiz! Tüm kurumlarımız, bakanlığımız, yerel otoriteler, dernekler siyasete boyanmış durumda; herkes dostunu kolluyor. Ancak yaşananlar bize gösteriyor ki, bugünkü dünya Konjektöründe güvenlik, sağlık ve savunma konularında siyaseti tamamen bir kenara atıp, el ele verip çalışmazsak, her zamanki gibi yine bütün Türkiye’mizin kaybettiğini şahit olacağız. Bunu birçok defa yaşadık ama artık yaşamak istemiyoruz ve yüksek sesle ivedilikle haykırarak, Sektör çalışanları olarak; GÜVENLİ OTEL, GÜVENLİ GIDA ve GÜVENLİ İÇKİ talep ediyoruz!” dedi. Turizm sektörünün kıdemli isimlerinden Baraner sözlerini şöyle noktaladı: “Ulusal Bir Adım Atmalıyız! Bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın, valiliklerin, belediyelerin, TÜRSAB’ın, Türofed’in, TÜROB, TTYD’nin ve ilgili tüm kurumların siyaseti bir kenara bırakarak sektörün geleceği ve bekası için yeni bir denetim otomasyonu kurması gerekiyor. Masaya oturup teknik çalışmalar yapmalı ve birbirlerini desteklemeliler. Maalesef yukarıda bahsedilen kurumların hiçbiri bu ‘kritik kabul etmiyor!’ Ben şahsen çok defa yaşadım ‘tenkit edeni’ hemen dışlıyorlar ve ilişkiyi kesiyorlar. Bu anlamda, aralarında hiçbir fark yok. Oysa hepimiz biliyoruz ki, el ele verip özellikle konaklama vergisinin belediyelere aktarılması için siyasi çaba gösterseydik, bu durumu gerçekleştirebilirdik. Tüm dünyada olduğu gibi konaklama vergisinin önemini artık görüyoruz. Destinasyonların altyapı ve güvenlik yükünü, belediyelerin konaklama vergisi almadan kaldırmasının mümkün olmadığını anlayabiliyoruz. Özellikle bu yıl, TGA’da toplanan paraların bir kısmının sahil belediyelerindeki itfaiye ve yangın söndürme teknolojilerine yatırılması, ileride daha sürdürülebilir bir tanıtım hizmeti sunmamıza yardımcı olacaktır.”

Bursa’nın turizm değerleri mercek altında Haber

Bursa’nın turizm değerleri mercek altında

 Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Bursa Tanıtım Günleri kapsamında ‘Büyükelçiler Buluşması Programı’ ile kentte ağırlanan Bulgaristan, Finlandiya, Hırvatistan, Sırbistan, Güney Kore’nin büyükelçileri ile Ukrayna ve Kuzey Makedonya’nın İstanbul Başkonsolosları, iki gün boyunca Bursa’nın tarihi ve turistik bölgelerini gezerek kenti yakından tanıma fırsatı buldu. Bursa’nın turizmden hak ettiği payı alabilmesi için ulusal ve uluslararası alanda birçok projeyi hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, diplomatik ilişkileri güçlendirmek ve kentin uluslararası alandaki tanıtımına katkı sağlamak amacıyla Bursa Tanıtım Günleri kapsamında ‘Büyükelçiler Buluşması Programı’ düzenledi. İki gün süren programa, Bulgaristan Büyükelçisi Anguel Tcholakov, Finlandiya Büyükelçisi Pirkko Mirjami Hämäläinen, Hırvatistan Büyükelçisi Hrvoje Cvitanovic, Sırbistan Büyükelçisi Aca Jovanović, Güney Kore Büyükelçisi Yeondoo Jeong, Ukrayna İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskyi ve Kuzey Makedonya İstanbul Başkonsolosu İdris Fazlioski katıldı. Bursa’nın tarihi ve kültürel mirasını, doğal güzelliklerini ve turizm potansiyelini yerinde görme imkanı bulan misafirler, geçmişten günümüze uzanan köklü geçmişiyle Bursa’nın simge mekânları ziyaret ederek eşsiz mutfak kültürünü tatma imkanı buldu. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey ile CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Genel Sekreter Yardımcıları, Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Pınar Işıkyıldız ve Büyükşehir Belediyesi bürokratları, programın ilk günü gerçekleşen gala yemeğinde büyükelçi ve başkonsoloslarla bir araya geldi. “Yeni dostlukların kurulmasına katkı sağlamasını arzu ediyorum” 8 bin 500 yıllık geçmişiyle Bitinya'dan Roma'ya, Bizans'tan Osmanlı'ya kadar farklı kültürlerin mirasını barındıran Bursa’nın adeta bir açık hava müzesi olduğunu söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, Bursa’nın her köşesinde tarihin izlerini hissetmenin ve eşsiz dokuyu yaşamanın mümkün olduğunu belirtti. Bursa’nın sayısız değere sahip olduğunu anlatan Başkan Bozbey, “Turizm, ülkeler arası diplomasiyi ve ekonomiyi güçlendirirken, kültürel etkileşimi artırarak halklarımızı da birbirine yakınlaştıran güçlü bir köprü vazifesi görür. Bursa’mızın bu köprünün inşasında önemli bir rol oynayacağına yürekten inanıyorum. Bizler bu vizyonla, kentimizin turizm geleceğini, kültürel mirasını koruyan, sürdürülebilir yatırımlarla şekillendiriyoruz. Bu kentte her taşın, her sokağın her lezzetin bir hikayesi var. Bu buluşmanın, ülkelerimiz arasındaki kültürel bağları daha da güçlendirmesini, iş birliklerimizi derinleştirmesini ve karşılıklı ilişkileri pekiştirerek yeni dostlukların kurulmasına katkı sağlamasını arzu ediyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak sizlerle burada aynı çatı altında buluşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi. Başkan Mustafa Bozbey, programın ikinci gününde ise Tarihi Belediye Binası’nda misafirleri ağırladı. Ziyarette tek tek söz alan büyükelçiler ve başkonsoloslar, Bursa’nın tarihî ve kültürel zenginliklerinden etkilendiklerini dile getirdi. Programın amacına ulaştığını vurgulayan konuk diplomatlar, ülkeleriyle Bursa arasındaki turizm ve ticaret ilişkilerini geliştirmek adına çeşitli projeler hayata geçireceklerini belirtti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.