Hava Durumu

#Turizm

Kapsül Haber Ajansı - Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Gayrimenkulde Yeni Yıldız : Panama Haber

Gayrimenkulde Yeni Yıldız : Panama

Panama Turizm Bakanlığı'nın yakın zamanda yayınladığı verilere göre, ziyaretçi sayısı 2022'den 2024'e kadar %43'lük bir artış göstererek yıllık 1,9 milyondan 2,8 milyona yükseldi. Son yıllarda hükümet, ülkenin doğal güzellikleri, kolay havayolu erişimi ve dolar bazlı ekonomisi göz önüne alındığında nispeten keşfedilmemiş bir altın madeni olarak görülen turizme aktif olarak yatırım yapıyor. Panama Şehri'nin en büyük satış, kiralama ve mülk yönetimi firması Punta Pacifica Realty'nin (PPR) CEO'su Duncan McGowan'a göre, turizmdeki bu patlamanın bir yan katkısı da Panama'nın hızla büyüyen gayrimenkul piyasasına olan ilginin artması oldu. McGowan, "Turizm ve uluslararası mülk satışları arasında genellikle doğrudan bir korelasyon görüyoruz" dedi. "Bu ziyaretçilerin çoğu geri dönüyor, daha uzun süre kalıyor ve gelecekteki kiracılarımız ve alıcılarımız oluyor." Gayrimenkul yatırımcıları ayrıca alternatif konaklama yerlerine olan artan tercihi de yakından takip ediyor. Panama Otelciler Birliği Başkanı Yovana Segarra'ya göre, turistlerin önemli bir yüzdesi oteller yerine Airbnb veya özel konaklama yerlerini tercih ediyor. Son yıllarda, Panama Şehri'nin en çok aranan binalarındaki kira oranları, en iyi dairelere olan talep arttıkça yükseliyor. PPR genel müdürü Jeff Barton, "Trendlerin birleşimi, Panama'ya yatırım yapmak için mükemmel bir fırsat olduğunu gösteriyor," diyor. "Sofistike yatırımcılar, çalkantılı piyasalardan uzaklaşıyor ve yalnızca Panama'da bulunabilecek istikrar ve büyüme potansiyelini arıyor." Turizm ve gayrimenkul sektöründeki büyüme, birkaç sıcak piyasada birleşiyor. Panama Şehri merkezinde, Latin Amerika ve Karayip Kalkınma Bankası (CAF) için yeni genel merkezin etrafında bir "süper blok"un ortaya çıktığı Obarrio finans bölgesinde yeni bir enerji var. Ayrıca, prestijli İtalyan markası B&B Italia tarafından tasarlanan önemli bir proje olan MOVA da bölgede yükseliyor. Punta Pacifica Realty ayrıca, başkentten sadece 70 dakika uzaklıkta muhteşem beyaz kumlu bir plaj olan Playa Caracol'daki resort projelerini de temsil ediyor. Büyük projeler inşaat halinde ve uluslararası üne sahip Radisson markası oteliyle bölgede yerini almış durumda. Playa Caracol, uluslararası turizm patlaması yaşanmadan önceki Tulum veya Kosta Rika ile karşılaştırılıyor. Sörf, balık tutma, kuş gözlemciliği, kano ve yürüyüş için bir eko-cennet olan çevredeki bölge, uluslararası turistleri ve gayrimenkul yatırımcılarını çekmek için tüm unsurlara sahip.

Bağlıkaya : "Türkiye'de Kuzey Kıbrıs'ı Görmeyen Kalmasın" Haber

Bağlıkaya : "Türkiye'de Kuzey Kıbrıs'ı Görmeyen Kalmasın"

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Turizm ve Çevre Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ile Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acentaları Birliği (KITSAB) iş birliğiyle düzenlenen "AdaKıbrıs Bilgilendirme Gezisi ve B2B Etkinliği"nin son gününde Acapulco Resort Otel Girne'de hem B2B etkinliği hem basın toplantısı hem de görkemli bir gala yemeği gerçekleştirildi. Gün boyunca süren etkinliğe; KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, KKTC Milletvekili Ahmet Savaşan, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, TÜRSAB Başkan Yardımcıları Davut Günaydın ve Hasan Eker, TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Akyıl, Engin Ceylan, Elif Ural, Esra Başeskioğlu, Erol Türk, Ali Yaramışlı ile KITSAB Başkanı Orhan Tolun, KITSA Aşbaşkanı Oğuz Akçansay, KITOB Başkanı Dimağ Çağıner'in yanı sıra etkinlik kapsamında Ada'da bulunan 250'yi aşkın seyahat acentası, 30'un üzerinde gazeteci, sosyal medya fenomenleri ile KKTC'li turizmciler katılım gösterdi. Ersin Tatar: "KKTC marka değeri artan bir destinasyon" Etkinlik kapsamında bir konuşma gerçekleştiren KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TÜRSAB'a bağlı seyahat acentalarına KKTC'ye geldikleri ve Ada'ya verdikleri önem için teşekkür ederek, KKTC turizminin; KKTC Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı KITSAB, KITOB ve TÜRSAB'ın çalışmalarıyla belli bir aşamaya geldiğini söyledi. Ada'da turizmi daha da geliştirmek için gelen ziyaretçi sayısını artıracak adımların önemine dikkat çeken Tatar, "Ne kadar uçak ne kadar charter sefer ne kadar farklı destinasyonlardan gelen kişi sayısını artırırsak turizm o kadar artar" dedi. Bugün artık İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır'dan Türkiye'nin farklı bölgelerinden uçakların KKTC'ye geldiğini ve dünyanın sayılı havalimanlarından İstanbul'a inen uçakların bir saat sonra Kuzey Kıbrıs'ta olduğuna işaret eden Tatar sözlerine şöyle devam etti:  "KKTC marka değeri artan bir destinasyon ve Ada'ya ulaşım eskiye göre daha kolay. Dolayısıyla KKTC ulaşım noktasında THY ve Pegasus'un yaptığı planlamalar çok önemli. Hepinize başarılar diliyorum. Bizler için sizlerin varlığı, başarıları ve KKTC'ye verdiği değer çok kıymetli. KKTC'nin ayrı bir destinasyon olarak sadece Türkiye'de değil, dünyanın farklı ülkelerinde buradaki mücadelemizin anlatılması, turizmin burada lokomotif bir sektör olduğunun vurgulanması çok önemli. Bu nedenle bu organizasyonu da çok değerli buluyorum. Turizm güzellik, dostluk, kardeşlik ve kültürlerin kaynaşması demektir. Türkiye'den gelenlerin bizleri tanıması, kaynaşması en büyük temennimizdir. Kıbrıs meselesini ve burada yaşananları herkesin anlaması, yoluna bağımsız bir devlet olarak devam edebilmesi sizlerin desteğiyle mümkün." Ünal Üstel: "Mücadelemizde Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğini hep yanımızda hissettik" Daha sonra söz alan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, AdaKıbrıs Turizm Tanıtım Etkinliğinin önemine değinerek katkı sunanlara teşekkür etti. Konuşmasında "Bu Ada'da yalnızca güneş ve deniz yoktur. Çok değerli eski eserleri, kültürü, müzeleri ve mutfağı var" ifadelerini kullanan Üstel, Kıbrıs Türk'ünün var olma mücadelesi verdiğini ve hiçbir zaman benliğini yitirmediğini kaydetti. Bu mücadelede Türkiye Cumhuriyeti'nin her zaman yanlarında olduğunu vurgulayan Üstel, "20 Temmuz 1974 Barış Harekatı'ndan sonra KKTC'deki yatak sayısı çok azdı. O dönemde 5 bin olan yatak sayısı bugün 25 binlere çıktı. Hedefimiz yatak sayısını 50 binlere çıkarmak" diye konuştu. Kuzey Kıbrıs'ta turizmi baltalamak ve geriye götürmek için Rum tarafından büyük baskı yapıldığını dile getiren Üstel, "Biz barış elimizi uzatırken karşı tarafın karalama politikalarıyla karşı karşıya kalıyoruz" dedi. Fikri Ataoğlu: "Türkiye'nin en ücra köşesinde yaşayanlara KKTC'yi tanıtma fırsatı yakaladık" Son derece sıcak görüntülerin oluştuğu etkinlikte katılımcılara hitap eden KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ise bu organizasyonla Türkiye Cumhuriyeti'nin en ücra köşesinde yaşayanlara dahi KKTC'yi tanıtma fırsatı yakaladıklarını söyledi. Turizm Haftası nedeniyle turizm emekçilerinin gününü de kutlayan Ataoğlu, AdaKıbrıs Etkinliği kapsamında Türkiye'den gelen TÜRSAB ailesine ve basına Kuzey Kıbrıs'ın doğal güzellikleri, tarihi zenginlikleri ve alternatif turizm modellerini tanıttıklarını söyledi. KKTC için turizmin önemine değinen Ataoğlu, Ada turizminden elde edilen gelirin bütçe açığının yüzde 60'ını karşıladığını açıkladı. KKTC'ye gelen turist sayısının artırılması için farklı ülkelerde birçok tanıtım girişimlerinde bulunduklarını, ancak bu etkinliklerde Güney Kıbrıslıların eylemleriyle karşılaştıklarını dile getiren Ataoğlu, bu çalışmaları hayata geçiren bakanlık çalışanlarına ve uluslararası fuarlarda kendilerine destek veren tüm paydaşlara teşekkür etti. Ataoğlu, 85 milyon Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun seyahat eden yüzde 15'lik kesiminin bir kısmının KKTC'ye gelmesi halinde tanıtım yapılmasına bile ihtiyaç kalmayacağını sözlerine ekledi.   Bağlıkaya: "KKTC'yi henüz görmemiş milyonlarca vatandaşımız var" Fikri Ataoğlu'nun ardından söz alan TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, Kuzey Kıbrıs'ın dört mevsim turizme imkan sağlayan iklimi ve insanının sıcaklığını yansıtan konukseverliğiyle eşsiz bir destinasyon olduğunu belirterek, "Kıbrıslı dostlarımızla aynı dili konuşuyor, aynı kültürü paylaşıyoruz. Ortak değerlere sahip iki kadim milletiz. Bu nedenle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, yurt dışına giden Türk turistlerin en rahat ettikleri ve rağbet gösterdikleri destinasyon. Geçtiğimiz yıl Türkiye'den yurt dışına gerçekleşen seyahat sayısı 11,4 milyon düzeyindeyken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne gelen vatandaşlarımızın sayısı 1,8 milyon oldu. Yani yurt dışına çıkanların sadece yüzde 15'i Kuzey Kıbrıs'ı tercih etti. Buraya henüz gelmemiş, bu güzellikleri yerinde görmemiş milyonlarca insanımız da var" diye konuştu. Kuzey Kıbrıs'ın Türkiye'de her yönüyle tanıtılması gerektiğine işaret eden Bağlıkaya, bu etkinliğin seyahat acentalarının Kuzey Kıbrıs'ın kültürel değerlerini çok daha yakından tanımalarına ve sundukları ürünleri zenginleştirmelerine olanak sağlayacağını kaydetti. "Bu inceleme gezisi Kuzey Kıbrıs turizminin gelişimine katkı sağlayacak" Amaçlarının KKTC turizmine katkı sunmak olduğunun altını çizen Bağlıkaya, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye'de Kıbrıs'ı görmeyen kişi kalmasın, her vatandaşımız hayatında en az bir kez bu güzel ülkeye gelsin istiyoruz. Bu nedenle yurt dışı tatili planlayan her vatandaşımıza öncelikle Kıbrıs'ı tavsiye ediyoruz. Bu çalışma tanışma, kaynaşma seyahati ile ortak hedefimize ulaşmada önemli bir mesafe katettiğimizi umuyorum. Gastronomi İhtisas Başkanlığımızla birlikte Ada'nın eşsiz lezzetlerini tatma fırsatı bulduk. Doğa Macera Turizmi İhtisas başkanlığımızla alternatif rotaları deneyimledik. Kültür Turizmi İhtisas Başkanlığımızla adanın eşsiz tarihi ile ilgili bilgiler edindik. MICE turizmi yapan üyelerimizle Kuzey Kıbrıs'ın kongre turizmi için ne kadar büyük bir kapasitesi olduğunu tekrar hatırladık. Yönetim Kurulu Üyelerimiz, Bölge Temsil Kurulu ve İhtisas Başkanlarımız, ülkemizin dört bir yanından gelen seyahat acentalarımızdan oluşan geniş bir kafileyle katıldığımız bu inceleme gezisinin Kuzey Kıbrıs turizminin gelişimine katkı sağlayacağına yürekten inanıyorum. Bu arada Rum kesiminden kaynaklanan izolasyon politikası artarak devam ediyor. Devletimiz gibi biz turizmciler de her zaman KKTC'nin yanında olmaya devam edeceğiz. KKTC yalnız değildir. Bu sıkıntıların en kısa sürede giderileceğine inanıyoruz. TÜRSAB olarak turizmin gelişmesi konusunda bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz." Orhan Tolun: "Amacımız Ada'da değişik bir turizm modeli yaratmak" Konuşmasında KITSAB ve TÜRSAB'ın iki kardeş kuruluş olarak bir araya gelerek AdaKıbrıs projesi için aylarca hazırlık yaptıklarını belirten KITSAB Başkanı Orhan Tolun, amaçlarının Kuzey Kıbrıs'a davet ettikleri seyahat acentalarına Ada'nın tüm güzelliklerini göstermek olduğunu söyledi. 250'ye yakın seyahat acentası ile basın mensubuna Ada'da görülmeyen yerleri gezdirdiklerini ifade eden Tolun, "Eminim ki buradan çok güzel sonuçlar çıkacak. Organizasyonda emeği geçenlere teşekkür ederim. İyi ki bugünlere gelmişiz, iyi ki bugünü organize etmişiz" diye konuştu. KITOB Başkanı Dimağ Çağıner de KKTC'nin turizm çeşitliliğine vurgu yaparak, Ada'nın Türkiye vatandaşlarına doğru tanıtılması için bu tür organizasyonların öneminden söz etti. "Sizleri ağırlamak bizler için bir onurdur" diyen Çağıner, organizasyon için KITSAB, TÜRSAB, KKTC Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığına teşekkür etti.   KKTC'li turizmciler sunumlar gerçekleştirdi Organizasyon kapsamında düzenlenen B2B etkinliğinde KKTC turizminin tüm yönlerini ele alan sunumlar da gerçekleştirildi. Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı (KITOB) adına Esra Çelikeri, Uluslararası Kıbrıs Sağlık Turizm Konseyi Başkanı Ahmet Savaşan, Kuzey Kıbrıs Restorancılar Birliği (RESBİR) adına Cerrah Gülercan, Kıbrıs Türk Rehberler Birliği (KITREB) Başkanı Dener Öğmen, Eko-Agro Turizm Federasyonu Başkanı Tarık Tarkan Bozalan ve Hasan Karlıtaş yemek esnasında Kuzey Kıbrıs'ın zenginliklerini ve potansiyelini ele alan birer sunum gerçekleştirdiler. Gecede; Acapulco Resort Otel Genel Müdürü Özer Özbilen, Arkın Karpaz Gate Marina Odalar Müdürü Umut Sarıca, THY Kıbrıs Ülke Müdürü Pınar Ayvaz Arıkan ile Sun Express Ülke Satış Müdürü Murat Hatipoğlu da kurumlarının KKTC'deki çalışmalarını da ele alan birer konuşma gerçekleştirdiler.

Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası, spor ve kış turizmini buluşturdu Haber

Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası, spor ve kış turizmini buluşturdu

Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası (SNX Türkiye), Kayseri Erciyes Kayak Merkezi'nde gerçekleşti ve ülke ekonomisine önemli bir katkı sundu. Yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçiler, otel konaklamaları, restoran harcamaları ve alışverişlerle yerel ekonomiye canlılık kattı. Erciyes ve Kayseri merkezindeki otellerin %80 doluluk oranına ulaşması, bölgenin kış ve spor turizmi açısından hızla geliştiğini gösteriyor. Şampiyonanın etkisiyle, Erciyes Kayak Merkezi'nin turizm sezonu mart ayı sonuna kadar uzamış oldu. Bu yıl ikincisi düzenlenen SNX Türkiye Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası, sadece motosiklet sporunun önde gelen isimlerini bir araya getirmekle kalmadı, aynı zamanda ülke ekonomisine büyük bir katkı sağladı. Kayseri Erciyes Kayak Merkezi'nde yapılan organizasyon, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekerek, turizm sektörüne önemli bir ivme kazandırdı. Şampiyonaya yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçilerin harcamaları, otel konaklamaları, restoran giderleri ve alışverişler gibi unsurlar yerel ve ulusal ekonomiye canlılık getirdi. Kayseri merkez ve Erciyes bölgesindeki otellerin %80 doluluk oranına ulaşması, turizmin artan talebe paralel olarak büyüdüğünü gösterdi. Şampiyonanın katkılarıyla, Erciyes Kayak Merkezi'nin turizm sezonu mart ayı sonuna kadar devam ederek, Kayseri'nin hem kış turizmi hem de spor turizmi açısından önemli bir cazibe merkezi haline gelmesine katkı sağladı. 850 MİLYON POTANSİYEL KİŞİYE ULAŞAN SNX TÜRKİYE, TÜRKİYE’NİN TANITIMINI GÜÇLENDİRDİ Şampiyonanın uluslararası boyutu da, Türkiye'nin turizm potansiyelini dünyaya tanıtmak açısından büyük bir fırsat sundu. Yarışların TV yayınları aracılığıyla ulaştırılması Türkiye'nin tanıtımına önemli bir katkı sağladı. Ayrıca, yurt dışından gelen sporcular ve izleyiciler Türkiye'nin misafirperverliğinden memnuniyetlerini dile getirerek, her geçen yıl organizasyonların daha da büyüdüğünü belirttiler.: Türkiye Motosiklet Federasyonu Asbaşkanı Mahmut Nedim Akülke, bu büyük organizasyonun spor turizmi ve spor diplomasisi açısından önemini vurgulayarak; TV, internet ve sosyal medya aracılığıyla yaklaşık 850 milyon potansiyel kişiye ulaştığını belirtti. FIM tarafından teşekkür plaketi verilen Akülke, etkinliğin uluslararası alanda Türkiye’nin tanıtımına önemli bir katkı sağladığını ifade etti. SOĞANLI VADİSİ BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ Türkiye Motosiklet Federasyonu'nun (TMF) düzenlediği organizasyon, karavan tutkunlarını da unutmadı. Erciyes Kayak Merkezi'ndeki karavan alanında 48 kayıtlı karavan, şampiyonanın heyecanına ortak oldu. Organizasyonun atmosferi, sıcak hava balonlarıyla renklendirilerek izleyicilerden büyük ilgi gördü. Bölgede dikkat çeken bir diğer husus ise Kayseri’nin Kapadokya’sı “Soğanlı Vadisi”. Kayseri'ye yakınlığı ve inanç turizmi açısından sahip olduğu potansiyel ile dikkatleri üzerinde toplayan vadi, özellikle balon turları ile ünlü olup, her yıl yurtdışından birçok yabancı turiste ev sahipliği yapıyor. Şampiyonaya katılan yarışçılar ve yerli ve yabancı birçok kişi, balon turları sayesinde bölgeyi havadan da görerek atmosfere hayran kaldı. Organizasyonda Türkiye’nin yanı sıra İsveç, ABD, Finlandiya, İtalya, Fransa, Norveç, Slovakya’dan 20’si erkek, 9’u kadın olmak üzere toplamda 29 kar motosikleti sporcusu start aldı. Dünya Kar Motosikleti Şampiyonası, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Motosiklet Federasyonu, Spor Toto, Kayseri Valiliği, Kayseri Büyükşehir Belediyesi ve Erciyes A.Ş. destekleri ile gerçekleştirildi.

Kapadokya Ramazan Bayramı’na hazır Haber

Kapadokya Ramazan Bayramı’na hazır

Bölgenin büyüleyici ortamında yakın zamanda önemli bir yatırıma imza atarak Barceló Cappadocia’nın açılışını gerçekleştiren Barceló Hotel Group da ilk bayramında misafirlerini ağırlayacak. Faaliyete geçmesinden kısa bir süre sonra mimari tasarımı ve benzersiz karakteri ile dikkat çeken otel, ‘2024 yılında Ortadoğu’da açılan en büyük 15 otel listesine’ 4’üncü sıradan dahil olmuştu. Ortalama 3 gece konaklama Kapadokya’nın eşsiz peribacaları ve vadilerini ziyaret etmek isteyen yerli turistler Ramazan Bayramı için rezervasyon yapmaya başladı. Ortalama 3 gece konaklama tercihinin öne çıkacağı öngörülen bayram dönemi, bölge turizminin ilkbahar canlılığı ile birleşmiş olacak. 30 Mart Pazar ile 1 Nisan Salı günlerinde kutlanacak Ramazan Bayramı için tatilciler 28 Mart Cuma gününden itibaren 5 günlük tatil planlıyor. Aynı zamanda 31 Mart Haftası’nın okulların ikinci dönem ara tatiline denk gelmesiyle birlikte aileler hafta boyunca farklı günlerde de tatil imkanlarını değerlendirmiş olacak. 4.4 milyon turist ağırladı Doğal, tarihi ve kültürel varlıklarıyla yerli ve yabancıların rotasında bulunan Kapadokya'da 2024 yılında müze ve ören yerlerinde 4 milyon 374 bin 19 turist ağırlandı. Günübirlik gezilerin dışındaki ziyaretçilerden 1 milyon 351 bin 763'ü ise bölgedeki 856 tesiste konakladı. 2025 yılında bu ziyaretlerde yeni bir rekor seviye beklenen bölgede sıcak hava balonu, at ve arazi araçları başta olmak üzere çeşitli tur aktiviteleri; gezi programları oluşturulabiliyor. Kapadokya’nın en büyük SPA merkezi Kapadokya’ya özel doğal taşlarla işlenerek tasarlanmasıyla bölgenin geleneksel dokusunu yansıtan otel, oniksten granite ve doğal ahşaba kadar çevre dostu ve doğaya saygılı malzemelerin kullanılması sayesinde sürdürülebilirlik sertifikasına sahip bulunuyor. Misafirlerinin her türlü beklenti ve konforunu sağlamak için tasarlanan Barceló Cappadocia; farklı kategorideki odalarının yanı sıra bölgenin mistik atmosferinde yenilenmek isteyenler için, masaj odaları, sauna ve buhar odası gibi geniş olanaklar sunan Kapadokya’nın en büyük SPA merkezine sahip. Özel hamamların yanı sıra açık ve kapalı yüzme havuzu, fitness merkezi ve panoramik alanları, Kapadokya’nın büyüleyici manzarasını ve gün doğumunda havalanan balonları izlemek için ideal. Otelde ayrıca yerel ve uluslararası lezzetler sunan restoran ve barlar ile özel etkinlik ve toplantılar için tasarlanan Kongre Merkezi ise bölgeye değer katıyor.

İngiltere'nin Önde Gelen Kış Turizm Acenteleri Erciyes'i Keşfetti Haber

İngiltere'nin Önde Gelen Kış Turizm Acenteleri Erciyes'i Keşfetti

Kayseri Erciyes A.Ş. tarafından düzenlenen program kapsamında, İngiliz turizmciler için kayak merkezi ve bölgenin sunduğu imkânlar ile ilgili kapsamlı bir sunum gerçekleştirildi. Sunumda, Erciyes’in modern tesisleri, farklı zorluk seviyelerine sahip kayak pistleri, doğal güzellikleri ve uluslararası standartlardaki altyapısı detaylı şekilde anlatıldı. Sunumun ardından Kayseri Erciyes A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Elcuman, Genel Müdür Zafer Akşehirlioğlu ve İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, İngiliz turizm temsilcileri ile bir araya gelerek karşılıklı fikir alışverişinde bulundu. Görüşmelerde, Erciyes’in İngiltere pazarına yönelik özel tur paketleri hazırlanması ve bölgenin kış turizmindeki potansiyelinin en iyi şekilde değerlendirilmesi konuları ele alındı. İngiliz turizmciler, Erciyes Kayak Merkezi’ni bizzat deneyimleyerek tesislerin yüksek kalitesinden ve pistlerin çeşitliliğinden büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti. Ayrıca, Erciyes’in sadece bir kayak merkezi olmanın ötesinde, Kayseri’nin tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de birleşerek ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunduğunu belirttiler. Gerçekleşen görüşmede, Kapadokya’ya olan yakınlığı, tarihi zenginliği, geleneksel mutfağı ile Kayseri’nin, kayak turizmini kültürel keşif ile birleştiren özel bir destinasyon olduğu vurgulandı. Bu ziyaretin ardından İngiliz turizm acenteleri, Erciyes’e yönelik özel kayak paketleri ve farklı konseptlerde programlar hazırlayacaklarını ifade etti.

Türkiye karavan turizmine hazır mı? Haber

Türkiye karavan turizmine hazır mı?

COVID-19 pandemisiyle birlikte tatil anlayışları kökten değişti. Geleneksel oteller yerine, doğayla iç içe, daha özgür ve bireysel tatil seçeneklerine ilgi arttı. Karavana artan talep hem satış hem de fiyat rekoru kırmaya devam ediyor. Sektörün önde gelen isimlerinden İdeal Caravan Genel Müdürü Mehmet Kaya, “Fiyatlar ev fiyatlarına yaklaşıyor ama buna rağmen talep çok yüksek. Çünkü insanlar artık tatilde de bağımsız olmak istiyor” dedi. İdeal Caravan Genel Müdürü Mehmet Kaya, karavan tatillerine olan ilginin nedenlerini ve sektörün mevcut durumunu değerlendirdi. Kaya, pandemi sonrası dönemde doğaya ve daha sakin tatil seçeneklerine yönelimin arttığını belirterek, karavan tatillerinin bu ihtiyaca mükemmel bir cevap sunduğunu ifade etti. Kaya, karavan fiyatlarının geniş bir yelpazede olduğunu belirtti. Çekme karavanların 200 bin TL'den başlayıp 2 milyon TL'ye kadar çıkabildiğini, motokaravanların ise 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında değişen fiyatlarla satışa sunulduğunu söyledi. Fiyatların ev fiyatlarına yaklaşmasına rağmen, karavanlara olan talebin yüksek olduğunu vurguladı. Karavan Satışları Rekor Kırıyor Karavanlara olan ilginin her geçen yıl arttığını belirten Mehmet Kaya, bu değişimi şu sözlerle özetledi: “Pandemi sonrası insanlar kalabalıklardan kaçmak ve doğayla baş başa kalmak istiyor. Karavan tatili, insanlara tam da bunu sunuyor: Özgürlük! 2020’den sonra karavan satışlarımızda %300’e varan bir artış oldu. Şu an Türkiye’deki karavan park alanları yetersiz kalıyor. Bu bile sektörün ne kadar büyüdüğünü gösteriyor.” Karavan fiyatlarının değişkenlik gösterdiğini belirten Kaya, fiyatların ev fiyatlarını yakaladığını söyledi. Kaya, “Çekme karavanlar 200 bin TL’den başlayıp 2 milyon TL’ye kadar çıkabiliyor. Motokaravanlar ise 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında değişiyor. Fiyatlar ev fiyatlarına yaklaşıyor ama buna rağmen talep çok yüksek. Çünkü insanlar artık tatilde de bağımsız olmak istiyor.” "Özgürlüğün ve Konforun Buluştuğu Tatil" Karavan tatilinin en büyük avantajının özgürlük olduğunu belirten Mehmet Kaya, aynı zamanda deneyimli bir karavan tatilcisi olarak şu önerilerde bulundu: “Karavan tatili, rotanızı kendiniz belirlemenizi sağlar. Bugün deniz kenarında, yarın dağ yamacında konaklayabilirsiniz. Otel rezervasyonlarıyla uğraşmaz, kalabalıktan uzak, sessiz bir tatil yaparsınız. Üstelik karavanlar artık çok konforlu; içinde banyo, mutfak, yatak, hatta televizyon bile var.” Ancak karavan tatiline çıkmadan önce bazı noktalara dikkat etmek gerektiğini de vurgulayan Kaya, “Önceden güzergâh belirlemek önemli. Rastgele bir yere gidip konaklamak her zaman mümkün olmayabilir. Türkiye’de karavan parkları hâlâ gelişmekte, bu yüzden uygun park alanlarını önceden araştırmak gerekiyor. Ayrıca, aracın bakımını mutlaka yaptırmak ve acil durumlar için bir ilk yardım çantası bulundurmak şart” önerisinde bulundu. Karavan Tatili Mi? Çadır Tatili Mi? Çadır tatili de doğaseverler için güzel bir alternatif olsa da Kaya’ya göre karavan tatili çok daha avantajlı: “Çadır tatili macera severler için güzel bir deneyim olabilir ama karavan tatili hem özgürlük hem de konfor sunuyor. Elektrik, su, mutfak gibi temel ihtiyaçlarınızı karşılarken aynı zamanda istediğiniz yerde konaklayabiliyorsunuz. Çadır tatilinde hava koşullarına bağlısınız ama karavanda dört mevsim tatil yapabilirsiniz.” Karavan tatillerine olan yoğun ilgiyi göz önünde bulunduran Mehmet Kaya, Türkiye’nin bu alanda yapması gerekenleri dile getirdi: “Avrupa’da karavan parkları ve altyapı çok gelişmiş durumda. Türkiye’de de bu konuda önemli adımlar atılıyor ama daha yapılması gereken çok şey var. Daha fazla karavan park alanı, karavan dostu yollar ve kamping alanlarının artırılması gerekiyor. Eğer bu yatırımlar yapılırsa Türkiye, karavan turizminin en gözde destinasyonlarından biri olabilir.”

Kruvaziyer turizminde tüm zamanların şubat rekoru Haber

Kruvaziyer turizminde tüm zamanların şubat rekoru

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde 2025 yılı şubat ayında tüm zamanların şubat ayı rekorunu kırdığını açıkladı. Bakan Uraloğlu, “Şubat ayında kruvaziyer turizminde söz konusu ayda şimdiye kadarki en yüksek yolcu sayısına ulaştık. 2025 Ocak ayında da ay rekorunu kırmıştık. İki ay üst üste rekor kırmak, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde güçlü bir destinasyon haline geldiğini gösteriyor.” dedi. Kruvaziyer Turizminde Yüzde 509,3 Artış Uraloğlu, 2025 şubat ayında limanlara uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 220 artışla 16’ya, kruvaziyer yolcu sayısının ise yüzde 509,3 artışla 29 bin 826’ya yükseldiğini belirtti. Uraloğlu, şubat ayında Kuşadası Limanı'na 7 kruvaziyer gemi ile 10 bin 656 yolcu, İstanbul limanlarına 4 kruvaziyer gemi ile 9 bin 743 yolcu, İzmir Alsancak Limanı'na 4 kruvaziyer gemi ile 8 bin 484 yolcu ve Port Akdeniz Antalya Limanı'na ise 1 kruvaziyer gemi ile 943 yolcunun geldiğini bildirdi. İstanbul, Kruvaziyer Turizminde Lider 2025 yılının ilk iki ayında Türk limanlarına toplam 39 kruvaziyer gemi ve 62 bin 512 kruvaziyer yolcu geldiğini belirten Bakan Uraloğlu, “2025 Ocak-Şubat döneminde İstanbul limanları 24 bin 257 yolcu ve 12 kruvaziyer gemi ile en fazla yolcu ve geminin uğrak yaptığı il oldu.” dedi. Bakan Uraloğlu, İstanbul limanlarını 8 gemi ve 16 bin 485 yolcu ile İzmir Alsancak Limanı’nın; yine 8 gemi ve 11 bin 559 yolcu ile Kuşadası Limanı’nın izlediğini kaydetti. Türkiye’ye Kruvaziyer İlgisi Artıyor Türkiye’nin kruvaziyer turizminde yakaladığı bu ivmenin devam edeceğini belirten Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri ile kruvaziyer turizminde küresel ölçekte tercih edilen bir destinasyon haline geldiğini vurguladı. Uraloğlu, “Galataport’un açılması ve Covid-19 tedbirlerinin kaldırılmasının ardından Türkiye, kruvaziyer turizminin önemli uğrak yerlerinden biri haline geldi. 2024 yılında limanlarımıza bin 195 kruvaziyer gemi ile 1 milyon 889 bin 426 yolcu geldi. Bu, 2015’ten bu yana elde edilen en yüksek yolcu sayısıdır. 2025 yılında da yolcu sayısının 2 milyonun üzerine çıkarak yeni bir rekora imza atacağımızı öngörüyoruz.” dedi.

Antalya’da turizmi 12 ay yaşatacak proje ITB Berlin’de Haber

Antalya’da turizmi 12 ay yaşatacak proje ITB Berlin’de

Antalya Muratpaşa Belediyesi, 4-6 Mart tarihleri arasında kapılarını açacak dünyanın en büyük turizm fuarı ITB Berlin’de, turizmi 12 aya yayacak ‘Şehri Keşfet’ projesini dünya vitrinine taşıyacak. Muratpaşa Belediyesi, Antalya’da deniz-kum-güneş turizminin ötesine geçerek kültür ve doğa turizmini canlandırmayı hedefleyen ‘Şehri Keşfet’ tur paketlerini ilk olarak Erdal İnönü Kent Parkı’nda düzenlenen bir basın toplantısıyla tanıtmıştı. Şimdi ise proje, turizm sektörünün en büyük buluşma noktası olan ITB Berlin’de uluslararası turizm profesyonelleriyle buluşacak. Şehri Keşfet tur paketlerinde uçak biletlerinden konaklanabilecek otellere, rehberlik hizmetlerinden restoran tercihlerine ve gezilecek tarihi doğal güzelliklere kadar turlar, turistlere seçenekler halinde sunuluyor. Şehri Keşfet’le antik kentlerin büyüleyici atmosferinde tarihi bir yolculuğa çıkmak, Toroslar’ın eteklerinde doğayla buluşmak veya geleneksel lezzetleri deneyimlemek mümkün. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, seyahat ederken aynı zamanda gezilen yerlerin kültürünü de keşfetmenin önemine dikkat çekti. Uysal şunları söyledi: “Seyahati anlamlandırabilmek için tarihten, arkeolojiden zevk almak; bir yörenin özgün yemeklerini, danslarını, şarkılarını deneyimlemek önemlidir. Turizmi çeşitlendirme ihtiyacı var. Antalya'ya gelmek isteyen birisi eğer deniz, kum, güneş turizmi yapmak değil de şehri keşfetmek, şehrin kültürel odaklı noktalarını, doğasını, coğrafyasını keşfetmek istiyorsa Şehri keşfet turlarının rotalarından yararlanabilir. Antalya’da turizmi çeşitlendirebilmek için hazır tur paketlerini raflara yerleştiriyoruz.”

Bursa'da ‘Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı' Haber

Bursa'da ‘Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı'

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, birkaç yıl içerisinde Bursa’da geceleme sayısını önce 2’ye sonra 3’e çıkarmayı hedeflediklerini anlatarak, “İşte o zaman turizmin gelirlerinden faydalanabiliriz. Bursa’yı 4 mevsim, 12 ay cıvıl cıvıl yaşatmak, festivallerimizi daha iyi ve sürdürülebilir yapmak hepimizin sorumluluğudur” dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin kültürel değerlerini korumak, geleceğe taşımak ve turizm potansiyelini güçlendirmek amacıyla 'Bursa Turizminde Kültürel Sürdürülebilirlik Çalıştayı' düzenliyor. Sürdürülebilir Turizm Koordinasyon Merkezi’nin çalışmaları kapsamında Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen çalıştayda, iki gün boyunca 77 konuşmacının katılımıyla 16 oturum yapılacak. Turizm sektörünün uzman isimleri ve paydaşları, bir kültür turizmi destinasyonu olan Bursa’nın kültürel sürdürülebilirliğini tartışacak. Çalıştayın açılış programına Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Füsunoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip, TÜRSAB Güney Marmara BTK Başkanı Murat Saraçoğlu, Büyükşehir Belediyesi genel sekreter yardımcıları ve daire başkanları, akademisyenler, turizm sektörünün temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri katıldı. “Hedefimiz, geceleme sayısını önce 2’ye, sonra 3’e çıkarmaktır” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa’nın zengin bir kültürel birikime sahip olduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Bu sene İznik’te Konsil’in 1700. Yılına dönük etkinliklerin yapılacağını hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, 2026 yılında ise Osmanlı’nın Bursa’yı başkent yapmasının 700’üncü yıl dönümünü kutlayacaklarını dile getirdi. Bursa’nın Prusya ve Bitinya’dan gelen varlığının Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi yapılarıyla da zenginleştiğini iyi anlatmak gerektiğini belirten Başkan Bozbey, bu doğrultuda şimdiden hazırlık yaptıklarını ifade etti. Kültür ve inanç turizminin çok önemli noktaya geldiğini vurgulayan Başkan Bozbey, “Bu çalıştayda Bursa adına önemli çıktılar elde edeceğimize inanıyorum. Bu çıktılar önümüzdeki yıllarda hem Bursa’nın 1.7 olan geceleme süresini artıracak, hem de Bursa’yı Türkiye’de ve dünyada tanıtabilecektir. Hedefimiz, birkaç yıl içerisinde Bursa’da geceleme sayısını önce 2’ye sonra 3’e çıkarmaktır. İşte o zaman turizmin gelirlerinden faydalanabiliriz. Günübirlik gelenlerin Bursa’ya çok katkı sunmadığını biliyoruz. İstanbul’dan gelen turlarda, Ulucami 15 dakika ziyaret ediliyor. Ardından Yeşil Türbe ziyareti ve bir saat mola veriliyor. Daha sonra başka bir kente geçiliyor. Bursa’ya faydası oldu mu? Olmadı. Bugün biz Karagöz ve Hacivat’ı bile tanıtamadık. Değerlerimizi bir hikâyeyle bütünleştirmez, hikâyeyi mekânla birleştiremezsek hikâyenin altı boş olur. Bursa olarak bunları çözmeliyiz” dedi. Belediyeler turizmde nerede durmalı? Büyük mirası koruyarak geleceğe taşımak için doğru turizm politikalarını hayata geçirmek ve sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda hareket etmek zorunda olduklarını anlatan Başkan Bozbey, Bursa’da turizmin doğru uygulanabilmesi için tanıtımdan önce yönetişimi sağlamaya, turizmin tüm aktörlerinin bu pastadan payına düşen adil parçayı alacağı dengeli bir sistem oluşturmaya özen gösterdiklerini belirtti. “Önce evimizde huzuru sağlayıp yüzü gülen ev sahiplerine kavuşacağız. Sonra da güzel kentimize davet ettiğimiz her milletten insanı gülümseteceğiz” diyen Başkan Bozbey, “Sürdürülebilir turizmin temellerini sağlam, adil ve kapsayıcı atmak için yola çıktık. Bursa’nın turizmini şekillendirirken kendimize şu soruyu sorduk. ‘Belediyeler turizmde nerede durmalı?’. Bize göre belediyeler, sektörün ana aktör olduğu alanlarda kolaylaştırıcı olmalı. Kârlılık kaygısıyla özel sektörün geri durduğu alanlarda öncü olmalı. Kentin sosyal, kültürel, ekonomik gelişimini ve halkın menfaatlerini ilgilendiren konularda ise ana aktör olmalıdır. Sadece isimde değil, özde sürdürülebilirlik sağlamak amacıyla Bursa’mızın turizm değer zincirini haritalandırarak her seviyeden katılımı teşvik eden bir yönetişim modeli kurduk. Bu vizyonla da Sürdürülebilir Turizm Koordinasyon Merkezi’ni hayata geçirdik” dedi. “Bursa’nın değerlerinin farkını ortaya koymalıyız” Elini taşın altına koymaktan çekinmeyen, Bursa’nın menfaati ortak paydasında buluşmaya kararlı paydaşların en büyük değerleri olduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, diğer yandan Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin dünyaca kabul gören kriterlerinin uyulması gereken en temel kuralları sunduğunu dile getirdi. Belediye Meclisi tarafından onaylanan ‘Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’ üyeliğiyle birlikte etkin şekilde çalışmaya başladıklarını ve en yüksek çabayı göstermeye devam ettiklerini söyleyen Başkan Bozbey, “Bu süreçte ilk güzel haberi de aldık. Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin yeni oluşturduğu cazibe merkezleri kriterlerini ilk uygulayacak müzelerden biri olarak önerdiğimiz Aktopraklık Arkeopark’ın kabul edilmesi bizler için önemli bir adım oldu. İki yıllık bir süreçte Aktopraklık Arkeopark, dünyadaki diğer örnek kurumlarla birlikte bu kriterlerin geliştirilmesine katkıda bulunacak. Bursa’yı destinasyon olarak daha sürdürülebilir hale getirmek için GSTC’nin de destinasyonlar konusunda akredite ettiği ‘Green Destination’ ile Bursa’ya özel bir sertifikasyon sistemi de oluşturmaya başladık. Bu konu, bizi il turizm çalışmalarında kendi sistemini oluşturmuş nadir kentlerden biri yapacaktır. Bursa’yı 4 mevsim 12 ay cıvıl cıvıl yaşatmak, festivallerimizi daha iyi ve sürdürülebilir yapmak hepimizin sorumluluğudur. Bunu hep beraber gerçekleştirmek zorundayız. Biz ne İstanbul’un aynısıyız. Ne Eskişehir’in aynısıyız. Bursa’nın değerlerinin farkını ortaya koymalıyız. Farklı olmak zorundayız. İşte o zaman turistleri kentimize çekebiliriz. Bu değişimin bir parçası olmak zorundayız” dedi. “16. yüzyıla ait Dede Korkut nüshamızın orijinalliği tescillendi” Henüz geçen hafta ortaya çıkarılan bir değerin de müjdesini veren Başkan Bozbey, “El Yazmaları Müzesi’ndeki 16. yüzyıla ait bir Dede Korkut nüshamızın orijinalliği, yaptırdığımız testler sonucunda tescillendi. Bu kıymetli eseri, tüm hikâyesiyle ve günümüzün dijital imkânlarını kullanarak nasıl halkımızla ve ziyaretçilerimizle buluşturacağız, bunun planlamasını yapıyoruz. Çalıştayda, büyük bir vizyonu aklınızda tutarak bir sonraki adımı akılcı ve ulaşılabilir hedeflere dönüştürmek adına bizlere katkıda bulunmanızı rica ediyorum. Bu şekilde, sürdürülebilir bir gelişimi hep birlikte hayata geçireceğiz. Bursa’mızı bir dünya turizm destinasyonu haline getirmek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Füsunoğlu, Bursa’nın tarihi ve kültürel zenginlikleri ve doğasıyla Türkiye’nin en kıymetli turizm destinasyonlarından birisi olduğunu ifade etti. Türkiye’nin 2024 yılında 62.3 milyon ziyaretçiyi ağırladığını, 61.1 milyar dolarlık turizm geliri elde ettiğini açıklayan Füsunoğlu, 2025 yılında 65 milyon ziyaretçi ve 64 milyar dolar gelir hedeflendiğini söyledi. Türkiye’nin küresel turizm içerisinde dünyada 5’inci sırada olduğunu anlatan Füsunoğlu, bu başarıların daha ileriye götürülmesinde sürdürülebilir turizm politikalarının hayati önem taşıdığını belirtti. Bursa’da konaklama tesislerinin yüzde 84’ünde sürdürülebilirlik birinci aşama belgesi olduğunu, Bursa’daki 24 tesisin ise üçüncü aşamayı tamamlayarak yüzde 100 sertifikasyonu sağladığını anlattı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, Bursa’nın kültür ve turizmde çok önemli bir kapasiteye sahip olduğunu söyledi. Kentin turizmin her alanında potansiyeli bulunduğunu belirten Özer, özellikle kültür, inanç, doğa, gastronomi ve sağlık alanındaki değerlerini dünyaya duyurabilmesi gerektiğini anlattı. Bursa’da 497 adet belgelendirilmiş otel ve 30 bin civarında da yatak kapasitesi bulunduğunu ifade eden Özer, 1 milyon 700 bin civarında konaklama, 3 milyona yakın da geceleme olduğunu dile getirdi. 1.7 olan geceleme oranının günübirlik turizmin ne kadar yoğun olduğunu gösterdiğini söyleyen Özer, Uludağ’da kış sezonunda ise konaklamanın 2.5’lere çıktığını belirtti. Oluşturulacak rotaların konaklama sürelerini uzatacağını anlatan Özer, programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından program panel bölümüyle devam etti. Turizm sektörünün tüm paydaşlarının yer aldığı programın ilk gününde, ‘GSTC kriterlerinin iç ve dış paydaşlara tanıtılması ve Bursa özelinde yorumlanması’, ‘Yaşayan insan hazinelerinin ve somut olmayan kültürel miras taşıyıcılarının turizm destinasyonuna katkısı’, ‘Bursa ipeği üretim kapasitesi, geleneksel yöntemler, modern dokunuşlar’, ‘İpek rotası duraklarının ortak akılla belirlenmesi’, ‘Somut olmayan kültürel miras aktarımı aracı olarak sürdürülebilir turizm: Fırsatlar ve engeller’, ‘Çini rotası duraklarının ortak akılla belirlenmesi’, ‘Tur rehberlerine İznik çini eğitimi tanıtımı ve sertifika töreni’ konulu panel ve toplantılar düzenlendi. Çalıştayın ikinci gününde ise ‘Festivallerin kültürel miras iletişimi aracı olarak kullanılması’, ‘Gastronomi turizminin kültürel boyutu ve yerele katkısı’, ‘Bursa için kamusal arkeoloji potansiyeli değerlendirmesi’, ‘Kültürel miras iletişimine dijital araçların katkısı’, ‘UNESCO Dünya Mirası olmanın turizm tanıtımına katkısı’, ‘UNESCO Dünya Mirası alanlarında sürdürülebilir turizm ilkelerinin benimsetilmesi’, ‘UNESCO miras alanlarının erişebilirliği’, ‘UNESCO Dünya Miras alanları arama oturumu’ ve ‘Bizans’tan Osmanlı’ya medeniyetler rotası’ konulu panel ve oturumlar düzenlenecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.